Bugüne kadar ne dediyse olay oldu!
Tartışıldı, hak verildi, eleştirildi ama diyet denince akla gelen ilk isim hep o oldu. Evet o isim Canan Karatay.
Aslında hepimiz onu biraz tanıyoruz. Ne iş yapar deseler diyetisyen, beslenme uzmanı, profesör ya da şu tereyağını çaya batırıp da yiyin çok faydalı diyen kadın değil mi diyenleriniz olabilir. Evet hepimiz onun hakkında konuşacak kadar bilgi sahibiyiz ;ama zat-ı alilerini hiç tanımayanlar ve daha yakından tanımak isteyenler için, size birbirinden komik laflarından yararlanarak eğlenceli Canan Karatay capsleri hazırladık.
Prof. Dr. Canan Karatay Kimdir?
Tam adıyla Canan Efendigil Karatay, 1943 yılında Elazığ şehrinde dünyaya gözlerini açmış. Resmi twitter hesabında ise “1943 yılında 3 beyaza tepki olarak dünyaya geldim” diyor. Sağlıklı profesörümüz şu anda 74 yaşında, söylemesi ayıp değil. Orta okulu liseyi bir yana bırakıp üniversite hayatına atlarsak 1967 senesinin puslu bir sabahında İstanbul Üniversitesi’nden doktor olarak mezun olmuş. Kardiyoloji eğitiminde hızla yükselen Karatay Türkiye’ de bir ilki gerçekleştirmiş ve kardiyolog olarak girdiği ameliyetta cerrahi yardım almaksızın kalıcı ve geçici pil naklini başarıyla gerçekleştirmiş.
Halen İstanbul Bilim Üniersitesi’nde İç Hastalıkları ve Kardiyoloji Ana Blim Dalları’nda öğretim üyesi olarak çalışmakta ve maşaallah TV programlarında da fırsatını buldukça sabah akşam yer almaktadır.
Hal böyle olunca ezber bozan profesör çıktığı programlarda ettiği her sözle olay olmayı başardı. Tabi sosyal medyanın gündeminde de bir hayli yer edindi.
Birbirinden Komik Canan Karatay Capsleri
Yiyebiliyorsanız günde 10 yumurta yiyin!
Çok sevgili hocamız geçenlerde hamilelere seslendi ve şekerden uzak durun, ekmek yemeyin, makarnadan kaçın ve yiyebiliyorsanız sabah öğle akşam dağıtacak şekilde 10 tane yumurta yiyin dedi. Tek seferde sakın yemeyin diyerek de uyarısını yaptı ve yeni bir bombayla gündemden çekildi. Sinir hastalığı ve depresyon ihtimalinin düşürmek için asetilkoline onun için de yumurtanın sarısındaki kolin maddesine ihtiyacımız varmış. Kolin eksikliği yüzünden millet gerginmiş asabı bozukmuş meğer. Ne yapalım sinirimizin bozulmasındansa midemizin bozulmasını göze alacağız demek ki!
Zıkkımı kökleriyle birlikte yiyin
Neyi, nasıl yememiz gerektiğini her daim bize hatırlatan Sayın Karatay zıkkımı köküyle birlikte yiyin derken ciddi miydi, yoksa şaka mı yapıyordu inanın hala net değil.! Biz tavsiyesine uyalım zıkkım yiyorsak bir gün kökünü de yiyelim zıkkıma yazık olmasın.
Ekmek yemeyin diyor başka bir şey demiyor
Bizce Canan Hoca’nın ekmekle alakalı ciddi bir sıkıntısı var gibi. Bir insan on dilde ekmek yemeyin nasıl der diyeceksiniz ama Canan Karatay bunu başarmış ve ekmek yemeyin demenin türlü türlü yaratıcı yolunu bulmuş.
Önce bu ülkede ‘ekmek yememe devrimi’ yapılmalı dedi. Yani biz ki her şeyi ekmekle yiyen bir milletiz. Ekmeksiz doymayan bir topluma ekmek yemeyin demek akıl alır gibi değil gerçekten. Yazarken acıkıyor insan.
Ekmek tüketimi azaltılırsa hastalıkların %30 kadar azalacağını ekliyor Hocamız. Kendisi hiç bir zaman ekmek tüketmiyormuş. Bizim sağlıklı atfettiğimiz çavdar, tam tahıl, buğday ekmeklerini de beyaz ekmekten ayırmıyor. Hepsine dur demiş. Tüm samimiyetimle yorumumu ekliyorum; ekmeksiz hayat neye benzer diye kısacık bir an düşündüm hiçbir şeye benzemez. Biz yemelere devam. Hem bence o da gizlice yiyordur.
Suudi Arabistan müftüsü karınızı yiyebilirsiniz diye fetva vermiş. Canan Karatay da fetvayı revize etmiş.
Türkiye’ de 20 milyon şişman var!
Undan, şekerden, tuzdan yani üç beyazdan uzak durun diye her yerde haykıran hocamız bunları yiyip de şişmanlayanlara pek hoş gözle bakmıyor.
Çünkü Karatay diyetiyle obeziteye de, diyabete de çözümü var;ama, siz hala ısrarla ekmek yiyorsunuz!!! Sonra da hocamızın asabını bozuyorsunuz! Sevmek mi zor, sevilmek mi deseler ekmek yemeyin derim diyerek zirvede bırakmış Canan Karatay mevzuyu.
Etten korkma meyveden kork!!!
Karatay çıkardığı kitabında meyvedeki şekerin son derece sağlıksız olduğunu ve tüketildiği anda vücutta yağ olarak depolandığını ısrarla vurguluyor. Hatta Dünya Sağlık Örgütü’ne göre meyve şekeri olarak bilinen fruktoz şekerlerin en tehlikelisiymiş. Akşam yatmadan önce aileler genelde meyve yer. Ya da midemiz kazınır ne yesek diye düşünürüz işte tam o anda buzdolabındaki meyve gözümüze ilişir. İşte bu yapılan en yanlış şeylerden biriymiş. Sayın hoca gene beyinlerimizi yaktı ve öyle yattı.
Şimdiki meyveler hep ilaçlı; ama, kurtlu bir elmayı bulabiliyorsanız yiyin demiş. O kadar organik bünyemize fazla hocam kusura bakmayın.
Vurur yüze ifadesi, göbek lens mi bitanesi
Her yeni güne 1 bardak saf zeytinyağı içerek başlamamızı öneriyor Karatay. Hatta zeytinyağı en sağlıklı meyve suyuymuş. Anne sütüne eş değermiş.
Ekmek yemeyin de ne yerseniz yiyin diyen sevgili hocamız kahvaltıda çiğ köfte yiyin diyor;çünkü içinde baharat, bulgur ve maydanoz varmış. Ya sabahın köründe kimin midesi baharat alır ki? Ben yiyemem şahsen.
He bir de sabah patlıcan yemek çok faydalıymış. Bir o kalmıştı gerçekten.! O zaman patlı(can)dır.
Neyse ki tereyağı yiyebiliyoruz?
Ekmek yok, kızartma yok, bal yok. Kahvaltıda günlük 10 tane olan yumurta hakkımızdan 3 tane yesek öncesinde bir bardak saf zeytinyağı içsek sonra da kaşık kaşık tereyağı yiyebiliyoruz. Masayı hayal ettim de muhteşem bir görüntü gerçekten, resmen yağ fıçısına düşme hissi yaratıyor bünyede.
Biz tereyağını kalp ve damar tıkanıklıklarına neden olan doymuş yağ olarak bilirdik. Gene tepetaklak olduk ne diyelim. Şimdi de hoca çıkmış yiyin diyor. Hatta çayınıza katın öyle yiyin diyor. Yorumsuz kalıyoruz, midemiz bulanıyor hatta masadan kalkıyoruz.
Nefes alan kişinin kanser riski artıyor!♀
Yediklerimize, içtiklerimize karışıyorsunuz anlıyoruz sayın hocam da aldığımız oksijeni de çok görmeseniz artık! Canan Karatay yine ufak çapta kriz yaratan ‘sıradan’ bir açıklamasında nefes alan her kişinin kanser riski artıyor demiş. Her bir karbondioksit molekülü 5 kalori olsa zorunlu kalmadıkça nefes de almamamız gerektiğini yaptığımız alt okumayla açığa çıkarabiliyoruz. Günde 10 yumurta 2 turp ye ama nefes alma diyeti gerçekten akıllara zarar!
Neyse biz tereyağına sahip çıkalım, hiç yoktan iyidir?
Kavurma da yemeyin, kolestrolü unutmayın!
Duydum ki ekmek yemeye niyetleniyormuşsun. Etme! Bayramda kavurma yiyormuşssun. Yapma!
Biz de bilirdik sacda kavurma yapmasını lakin diyette idik, yedik domates salatasını.
Ooo kolestrol mu alırım bir dal!!!
İlla bir şey yapacaksan diyet yap o zaman!
Bu lafı ekranları başındaki izleyicilere çok zor anlar yaşatan bir yemek programı sunucusu için söylemiş olabilir. Aslında çok da haksız sayılmaz. Yaptığı yemek programında tabağındaki son lokmaya kadar göstere göstere yiyen bu insan bir kısmımızı yemekten ciddi ciddi soğutmayı başardı. Neyse biz yemek programı sunucusu iştahsız yese de kesin laf ederdik. O yüzden herkes istediği gibi takılsın.
Armudun sapı , zıkkımın kökü, kolanın kalorisi , kavurmanın kolestrolü, ekmeğin saymakla bitmeyen zararlarından sonra biz ne yesek diye kara kara düşünür olduk. Geriye ana sütü kadar sağlıklı zeytinyağı ile yerken korkmamamız gereken terayağı kaldı. He bir de arada soluyabildiğimiz nefes. Ekmek yerine de kuru fasulye yedik mi demeyin keyfimize. Hadi bize şişko hayatımızda afiyet olsun! İsteyene de bol karataylı diyetler!