in ,

Da Vinci’nin Şifresini Çözen Yazar Dan Brown Hakkında Bilinmeyenler!

Kitapları tüm dünyada çok satanlar listelerinden inmeyen, 2005 yılında TIME Dergisi tarafından “Dünyadaki En Etkili 100 Kişi” arasında gösterilen yazar Dan Brown‘ı yakından tanımaya ne dersiniz?

Sizin için bilinmeyen yönleri, keşfedilemeyen sırları ve röportajlarıyla detaylı bir Dan Brown rehberi hazırladık…

Dan Brown Kimdir?

Dan Brown, tüm zamanların en çok satan romanlarını yazan, okuyucular hatta akademisyenler arasında entelektüel bir tartışma konusu olan bir isim. Brown’un romanları o kadar etkili ki dünya çapında 56 dilde 200 milyondan fazla basılmış.

“Yayıncılık sektörünü ayakta tutan kişi” olarak anılan bir isim Dan Brown.

Eğitim döneminde bilim ve din arasındaki çelişik etkileşime, şifre çözmeye ve gizli hükemet örgütlerine hayranlık duymaya başlamış Brown. Bu temalar daha sonra kitaplarının arka planını oluşturdu. Brown’un romanları semboller, komplolar ve gizli toplum içerikleriyle bilinir. Gizemli yazarımızın kitaplarında kendinizi olayın içinde hisseder ve kitaba başladığınızda elinden bırakamaz

Dan Brown’ın Hayatı

Brown,  babasının matematik öğretmeni olduğu New Hampshire’da büyüdü. Annesi bir müzisyendi. Amherst College ve Phillips Exeter Academy’den mezun olmuş. 1986’da Amherst College’tan mezun olduktan sonra Los Angeles’ta bir şarkıcı-şarkı yazarı olarak çalışmaya giden Dan Brown müzik kariyerinde başarısız olduğunda 1993’te evine geri döndü ve Phillips Exeter’de İngilizce öğretmeni oldu. Daha sonra kurgu yazmaya başladı.

Dan Brown sembollerle dolu kitaplarını yazmadan önce yoğun araştırmalar yapan bir isim. Sanat tarihçisi ve ressam olan eşi Blythe Brown ise araştırmalarına yardım edip ve eşinin eserlerine fon sağlamakta olan bir isim. Dan Brown dünyanın en zengin yazarlarından biri olmasına rağmen her sabah 4 ‘te kalkıp haftanın her günü yazı yazarmış. Öyle ki yılbaşı tatillerinde dahi yazmayı bırakmazmış. Ayrıca yazar yedi dil öğrendiğini ancak bu dilleri pek kullanmadığını söylüyor.

Dan Brown Hakkında Az Bilinen 10 Gerçek

*Dan Brown Tahiti ziyaretinde sahilde uzanırken gördüğü Sydney Sheldon‘ın kitabı olan The Doomsday Conspiracy Türkçe adıyla Sheldon’ın Kıyamet Komplosu kitabını okumuş. Bunu bir kader olarak nitelendiren Brown, Sydney Sheldon’dan aldığı ilhamla kitap yazmaya karar vermiş.

*Romancı olmasına rağmen roman okumaktan nefret edermiş.

*Dan Brown’un yaşadığı New Hampshire’da bulunan 10 milyonluk evinin içinde sayısız geçit varmış. Brown’ın romanlarını yazdığı odasına ise bir tablonun arkasında bulunan düğmeye basılarak girilebiliyormuş.

*Başarılı yazar, yazılarını yazarken masasında antika bir kum saati bulundururmuş. Bu sayede her saatte bir mola vererek şınav ve gerilme gibi egzersizlerini yaparmış.

* Brown yazmak için ilham bulamadığı zamanlarda baş aşağı durarak düşünürmüş.

*Brown’un karakterleri için seçtiği isimlerin çoğu gerçek yaşamda tanıştığı insanlardan geliyormuş.

*Brown, şarkıcılık ve şarkı yazarlığında başarısız olmasına rağmen halen boş zamanlarında şarkı söylemeye ve yazmaya devam ediyor.

*Brown ve karısı, Da Vinci Yasası’nın film uyarlamasında yer aldı. Langdon’ın kitap anlaşmaları imzaladığı sahnede arka planda.

*Brown’un karısıyla birlikte yayınladığı ilk kitap, çok başarısız olduğu için basımdan kaldırılmış.

*Brown’un kitapları yayınlanmadan önce, editör ve çevirmenler yeri açıklanmayan ve internetin olmadığı bir odada tutuluyormuş. Ayrıca yanlarına özel eşyalarını almalarına dahi izin verilmeyip odada had safhada  güvenlik önlemleri alındığı söyleniyor.

Vatikan Tarafından Kara Listeye Alınmasına Neden Olan Kitap: Da Vinci Şifresi

Gizemli yazar Dan Brown 2003 yılında çıkardığı ve tüm dünyada satış rekorları kıran Da Vinci Şifresi kitabıyla dünyaya ün saldı demiştik. Sıra kitabın konusuna ve diğer ayrıntılara göz atmakta!

Da Vinci Şifresi’nin İlgi Çeken Konusu

Kitapta İsa ile ilgili tarihi sırlar ve Da Vinci’nin eserlerinde bu sırlarla ilgili ipuçları bıraktığı anlatılıyor. Ayrıca Da Vinci’nin gizli bir tarikata üye olduğu da belirtiyor. Dan Brown’un, sinemalarda da ilgi gören eseri bir cinayetle başlıyor. Cinayetin çözümü sırasında İsa’nın evlenmiş ve soyunun ilerlemiş olduğu fikri öne sürülüyor. Kitap da Leonardo da Vinci’nin yaptığı Son Akşam Yemeği adlı freskte, İsa’nın yanında oturan kişinin Havari Yuhanna değil; Magdalalı Meryem olabileceği ve Mecdeli Meryem’in İsa’nın eşi olduğu fikri ortaya atılıyor.

Romanda anlatılan bu teorilerin ise Sion Tarikatı tarafından korunduğu iddia ediliyor. Kitabın Hristiyan dünyasını karıştıran en tartışmalı özelliği ise, hikâyede işlenen cinayetlerin Papa 2. Jean Paul döneminde gücünü arttırmasıyla tanınan Opus Dei tarikatının üyelerince yaptırılması.

Kitap Katolik Dünyasını Birbirine Kattı

Kitap çıktığı dönemde beğeni topladığı kadar, tepkilerle de karşılaştı. Hristiyan camiasından oldukça tepki gören kitap, insanlara incilin güvenilirliğini sorgulatmakla suçlandı. Bu onlara göre İncil’i örtbas etme çabasıydı. Özellikle kitapta anlatılan İsa’nın ölmediği ve hatta dirilmediği, Galile Denizi’nin batısında küçük bir balıkçı kasabasında Meryem ile evlenip bir kız çocuğunun olduğunun yazılması sabırları taşıran son damla olmuştu.

Kitap sadece Hristiyan dünyasını etkilemekle kalmadı. Arap ülkelerindeki ilahiyat fakülteleri kurgusal bir roman olmasına rağmen Da Vinci Şifresi’ni derslerde inceledi.

Kitabı Yazmaya Karar Vermesi

Dan Brown, Da Vinci tablosundaki gizemi ilk kez İspanya’da Seville Üniversitesi’nde çalışmalar yaparken fark etmiş. Yıllar sonraysa Brown, Melekler ve Şeytanlar için Vatikan’ın gizli arşivlerinde araştırmalar yapma şansına sahip oluyor. Bu araştırmalar sırasında Da Vinci hakkında şüpheleri tekrar karşısına çıkıyor. Yazarımız kitabı yazma öyküsünü şöyle anlatıyor:

“Louvre Müzesi’ne gittim ve Da Vinci’nin ünlü yapıtlarından bazılarının orijinallerini inceledim. O sırada bir sanat tarihçisi bana, bu tabolardaki gizemleri anlamama yardım edecek ipuçları verdi. İşte o andan itibaren bu konu beni esir aldı.”

Kitap Bir Kurgu Mu, Yoksa Gerçek Mi?

Romanın bir diğer özelliği de ‘Gizli Kardeşlik Örgütü’ hakkında bilgi vermesi. Örgüt hakkında fısıltılarla konuşulan sırlar ilk kez popüler gerilim romanı formatında bir kitapta anlatılıyor. Romanın yazarı dahi kitabın tamamen kurgusal olduğunu söylese de betimlenen tablolar, mekanlar ve tarihi belgelerin hepsi gerçek. Okuyucular da kitabın gerçek olduğuna inanmış olacak ki kitap bu başarılara imza attı. Ayrıca romanlar da anlatılan mekanlar okuyucular sayesinde ziyaretçi akınına da uğruyor.

”Ben tüm dinlerin öğrencisiyim”

 “Ben tüm dinlerin öğrencisiyim. Bu konularda bilgim arttıkça, sorularım da artıyor.”

Brown kitapla ilgili yapılan sert eleştirileri ise şu sözlerle yanıtlıyor:

Hristiyan tarihini değiştirip değiştirmediğimi bilmiyorum, ama sanıyorum ki Hristiyanları İncil’deki kutsal yazıların doğruluğu ve tarihi konusunda tartışmaya teşvik ettim.

Diğer Kitapları

Kayıp Sembol

Dan Brown, büyükbabasının mason olduğunu pek çok programda dile getirmiş bir isim. Bu yüzden evlerinde garip önlükler ve
beyaz eldivenler bulunduğunu ifade ediyor. Brown’ın 2009’da çıkan Kayıp Sembol( The Lost Symbol), adlı romanını da bu yüzden yazdığı düşünülüyor Kitabın konusu masonluk.

Melekler ve Şeytanlar

Öncelikle belirtmek gerekir ki kitap adını Dan Brown’ın müzik alanında kariyerine devam ederken çıkardığı fakat başarılı olamayan albümünden almış. Melekler ve Şeytanlar (Angels and Demons), Dan Brown’ın 2000 yılında yayınlanmış romanı. Da Vinci Şifresi romanın da baş rolde yer alan Robert Langdon bu romanda da yer alıyor.

Romanda İlluminati isimli eski bir kardeşlik örgütü ile Katolik Kilisesi arasında geçen heyecan dolu olaylar anlatılıyor. Ambigramlar ( tam tersine çevrildiğinde de okunabilen grafiksel figürler) hakkında bilgi içeren ilk roman olarak gösterilen Melekler ve Şeytanlar’ın büyük bölümü Vatikan ve Roma’da, bazı bölümleri de İsviçre’de bulunan CERN laboratuvarında geçiyor. Film uyarlaması ise 15 Mayıs 2009’da ABD’de ve Türkiye’de vizyona girdi.

Cehennem

Cehennem (Inferno) Dan Brown tarafından yazılıp 2013’te basılan gerilim ve gizem romanı. Robert Langdon serisinin dördüncü kitabı. Kitap 14 Mayıs 2013’te yayınlandı. Kitapta hızlı nüfus artışı sorunu karşımıza cehennem olarak çıkıyor. Bu sorunun olumsuz sonuçları, bu soruna getirilebilecek çözümler kitabın konusunu oluşturuyor.

Origin

Yazarın 27 Eylül 2017’de yayınlanacak “Origin” isimli yeni romanı da diğer romanlarında olduğu gibi din, bilim, sanat ve mimarlık tarihinden izler taşıyacak. Romanı ilk okuyan ülke ise saat farkı sebebiyle Türkiye olacak.

Kitapların Kahramanı: Robert Langdon

Harvard Üniversitesi profesörü sembol bilimci Robert Langdon karakteri Dan Brown’ın tüm kitaplarında yer alıyor. Robert Langdon’ın bir öğretmen olma sebebi ise Dan Brown’ın babasının öğretmen olması.

‘Benim için hayattaki en büyük kahramanlar öğretmenlerdir. Babam da öğretmendi. Öğrenmenin eğlenceli bir iş olduğunu düşünüyorum. Okuyucular da bunu eğlenceli buluyor. Okuyuculara bir şeyler öğretmek için bir profesör kahramandan daha iyisi olabilir mi?”

Kitaplarının Başarısının Sırrı…

Şimdi de Dan Brown’un sırlarını ve düşünce dünyasını anlattığı röportajından öne çıkan kısımlara bir bakalım:

Size “Tanrı’dan sonra en çok kitap satan yazar” deniliyor. Bu kadar çok okunmanın sırrı ya da formulü nedir?
Keşke bir formülüm olsaydı, kitap yazmak daha kolay olurdu. Elbette kitaplarımda belli başlı bazı unsurlar var. Sanat var, mimari var, semboller ve şifreler var. Aynı zamanda modern bir unsurun da olması gerekiyor.

“Tanrı’dan sonra kitapları en çok satan yazar” tanımlaması hoşunuza gidiyor mu?
Bunun üzerinde çok da düşünmüyorum. Bu röportajı milyonlarca kişinin okuyacağını düşünürseniz yazmakta zorlanabilirsiniz. Ben sadece okumak isteyeceğim kitapları yazmaya çalışıyorum. Yayımlandığında olacakları düşünmüyorum. Dış etkenlere kapalı bir modda oluyorum.

Kitaplarınızdaki komplo teorilerinin ne kadarına gerçekten inanıyorsunuz?
Ben bir komplo teorisyeninden ziyade şüpheciyim. Kaosu sevmiyoruz. Otobüsü süren birinin olduğunu, iplerin birinin elinde olduğunu bilmek istiyoruz. İnsanların olayların rastgele gerçekleşmediğine, arkalarında birilerinin bulunduğuna inanması gerekir. Dinlerin de kökeni budur. Kuralların olduğuna inanma arzumuzdur.

Peki başarınızda pazarlama ve halkla ilişkiler faaliyetlerinin rolü nedir?
Elbette pazarlama çok önemli. Ama insanlara sevmedikleri bir şeyi satamazsınız. Sonuçta önemli olan birilerinin kitabı okuyup arkadaşlarını araması ve “Harika bir kitap okudum” demesidir.

Çok satan bir yazar olmak sizi kısıtlıyor mu? 
İnsanların benim kitaplarımda sevdiği şeylerden biri de içlerinde bulmacalar ve sırlar olması. İyi adam kim, kötü adam kim hiçbir zaman tam emin olamıyorsunuz. Çok fazla illüzyon var. Bunu bilinçli yapıyorum. Okuyucunun bir sonraki sayfaya bakar bakmaz sırrı hemen çözmemesini sağlamak için büyük bir emek gerekiyor.

Bu illüzyonu nasıl yaratıyorsunuz? Kitabı yazarken her detay kafanızda önceden belirlenmiş oluyor mu?
Bunun için devasa bir altyapı oluşturmak gerekiyor. Son kitabımın ana taslağı 100 sayfaydı. Kitabın sonunda ne olacağını, nasıl ilerleyeceğini bilmeniz gerekiyor.

”İstanbul Beni Büyüledi.”

Türkiye’ye gitmeden önceki fikirleriniz ve gittikten sonraki izlenimleriniz arasında nasıl bir fark var?
Beni tamamen afallatan şey İstanbul’un modernliği oldu. Jimmy Choo’ları, Gucci’leri, Prada’ları görüyorsunuz. İstanbul, üst sınıf, modern, dünyevi, ticari bir tarz ve felsefenin karışımı. Üstelik bunlar Ayasofya’nın yanı başında. Bu şoke edici bir birliktelik.
Sizden İslam’ı merkez alan bir kitap bekleyebilir miyiz?
İslam’ı daha iyi anlamadan hakkında yazmak istemem. İslam’ı büyüleyici buluyorum.  İslam hakkında bir gün yazabilirim ama şu an için böyle bir planım yok.

Eğer Dan Brown’nu daha önce hiç okumamışsanız yeni kitabına aylar kala seriye başlamak için mükemmel bir zamanda olduğunu söylemek mümkün. Sizin de sırlarla dolu kitapları ve Dan Brown hakkındaki yorumlarınızı merak ediyor, yorumlarınızı bekliyoruz…

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

69. Emmy Ödülleri Adayları Belli Oldu

Pazar Köşesi (10-16 Temmuz 2017)