Anime film izlemek bambaşka bir tutkudur. Anime filmler, Japon anime yazarları tarafından yapıldığı ve Japon kültürünü yansıttığını için o çok aşina olduğumuz animasyon filmlerden ayrılırlar. Ayrıca anime filmlerde mutlaka hayat dersi ve dünyayı ilerde oluşabilecek tehlikelerden koruma teması yer alır. Yani anime film çok klasik başlasa bile öyle sürmez, sıkıcı başlasa bile ilerleyen dakikalarda sizi alır, götürür. Bittiğinde de kafada ya “off ne güzeldi ya “ ya da“aaa, bak bu ilerde olabilir ya da ya olursa “tarzı sorularla sizi düşünmeye sevk eder. Yani “dünyayı kurtaracak birileri varsa o da Japon anime filmi yazarlarıdır” demek yanlış olmaz aslında. İşte sizin için seçtiğimiz ve izleyince hayatınıza renk katacak olan anime film önerileri.
Akira (1988-ABD-Japonya)
IMDb: 8.1
Eski yapım bir anime filmi. Ancak film 3.Dünya Savaşı üzerinden 31 yıl sonrası gibi ileri bir zamanda geçiyor. Mekan ise Neo-Tokyo. Yani tamamen bir bilim-kurgu harikası. Filmde karanlık bir ortam ve kaos var. Tam olarak iyi ve kötü ayrımı yok. Akira ise ancak filmin sonlarında tam olarak anlam kazanıyor. Bilim-kurgu, fantastik türünde anime film sevenler bunu kaçırmasın.
Hadashi No Gen(1983)
IMDb: 8.1
İşte savaşın etkisini ufacık sıradan bir çocuğun gözünden yansıtan bir anime film. Türkçesi “Yalınayak Gen” olan bu filmde 1945 yılında Hiroşima’ya atılan atom bombası sonrasında, Japon halkının yaşamını Gen adındaki Japon çocuktan öğreniyoruz. Savaş hiçbir zaman çözüm olmamıştır ve en çok etkilenen hep masumlardır. Gerçekten izlenmesi gereken bir anime filmi, ilgililere duyurulur.
Tenkuu no Shiro Laputa(1986)
IMDb: 8.1
Bu aksiyon, macera türündeki anime film “Gökteki Kale”, anime film ustası Hayao Miyazaki’ye ait, inanılmaz eğlenceli bir anime filmi. Bu anime filmi, baş karakter Sheeta ve yardımcısı Pazu’nun korsanlarla ve yabancı ajanlarla olan değerli taşa sahip olma macerasını anlatıyor. Sonunda ise izleyiciye “teknoloji ne kadar ilerde, silahlar ne kadar güçlü olursa olsun dünya sevgi olmadan çekilemez” dedirtiyor.
Okami Kodomo No Ame To Yuki(2012)
IMDB: 8.2
Dram türünde sımsıcak bir hikaye. Türkçeye “Kurt Çocuklar” olarak çevrilen bu anime filmde, genç kız üniversite yıllarında yarı insan yarı kurt olan birine aşık olur ve evlenirler. Bunların iki sevimli yavruları olur. Yavruların kurt mu yoksa insan mı olacakları sorunu, nasıl bir hayat seçecekleri bazen komik bazen de acıklı bir şekilde yansıtılıyor filmde. İzleyiciyi asla sıkmıyor tersine çok eğlendiriyor. Meraklılarına şiddetle önerilir. Filmden akılda kalan repliklerden biri ise şu: Kendine iyi bak ve hayatını yaşa. İzlemeye değer gibi görünüyor, öyle değil mi?
Sakasama no Patema(2013)
IMDb: 7.4
Bu anime filmde her yer, her şey tepetaklak. Zaten animenin Türkçesi de “Tepetaklak Patema”. Anime karanlık, yer altı tünellerinde geçiyor ve oradaki insanlar koruyucu kıyafetler sayesinde tepetaklak duruşa alışkanlar. Biraz beyin yakan, karışık ama izleyiciyi çabucak kendine çeken cinsten bir anime. Filmden bir replikle örnek verelim: ‘Tepetaklak birinden yardım isteyeceğim aklımın ucundan geçmezdi. Hepimiz tepetaklağız aslında’. Bu anime filmde farklı bakış açılarının ve empatinin önemi gizli.
Hauru no Ugoku Shiro(2004)
IMDb: 8.2
18 yaşında genç ve güzel bir kız olan Sofie, kötü bir cadı tarafından 90 yaşında bir kadına dönüştürülür. Macera böyle başlar ve film sonuna kadar keyif verici bir şekilde devam eder. Türkçeye “Yürüyen Şato” olarak çevrilen bu masalsı animeye bir bakmaya ne dersiniz?
Tonari no Totoro(1988)
IMDb: 8.2
Komşum Totoro olarak bilinen bu anime filmi size özlemini çektiğiniz çocukluk anılarınızı hatırlatacak cinsten, sıcacık bir hikayeye sahip. Anneleri hasta olan iki küçük kız kardeşin ormanda dolaşırken büyülü yaratıkları keşfetmesini ve onların ilişkilerini konu edinen anime, size hayalgücü ile zenginleştirilmiş arkadaşlık masalı sunarken, bir yandan da yitip giden kırsal alanları ve o alanların önemini de vurgulamaktadır.
Mononoke Hime(1997)
IMDb: 8.4
Ormandan gelen kötü bir güç vardır ve bu kötü güç tüm köyü sarmıştır. Kahramanımız Ashitaka bunu sezer ve buna engel olmaya karar verir ve işte macera başlar.Hayat da öyle değil mi? Hepimiz bir takım kötü şeyler, sorunlar yaşarız onları çözmeye kalkarız sonrasında sorunların yenileri çıkar ve bu böyle sürer gider. Japon anime filmi üstadı Hayao Miyazaki de “Prenses Mononoke” adlı anime filminde belli ki hayatın bu gerçeğini farklı bir bakış açısından yansıtmak istemiş.
Sen to Chihiro no Kamikakushi(2001)
IMDb: 8.6
Bu güzel anime film dilimize “Ruhların Kaçışı” olarak çevrilmiş. Bu anime filmi birçok ödüle sahip olmasının yanısıra ilk Oscar ödüllü anime filmidir. Almış olduğu ödülleri sonuna kadar hak etmiş denilebilir. 10 yaşında bir kızın kasabasından ayrılmak istememesine rağmen, ailesiyle birlikte ayrılmasını ve daha sonra ilginç bir yapıda ruhlarla, cadılarla ve büyücülerle olan macerasını anlatıyor. Gotik elementler içeren bu anime filmde, küçük kız Chihiro’nun sihirli yiyeceklerden dolayı domuza dönüşen anne ve babasını kurtarma macerası oldukça ilginç. Kısacası bu macera kaçmaz!
Kaynak: www.imdb.com
5 Comments
Leave a Reply