in ,

Artık İnternet Üzerinden Tatları Göndermek Mümkün!

Instagram, Swarm, Snapchat derken günlük hayatımızın her anını paylaşır hale geldik. Sosyal medya ağlarının hayatımızın her anında bu kadar etkin olduğu günümüz dünyasında fotoğraf, video, canlı yayın gibi seçeneklerle deneyimlerimizi insanlarla paylaşabiliyoruz. Teknolojinin geldiği nokta hala oldukça şaşırtıcıyken bilim insanların oldukça şaşırtıcı bir gelişmeye daha imza atarak paylaşım olayına başka bir bakış açısı getirdiler. Artık insanlarla içtiğimiz içeceğiniz sadece afilli fotoğraflarını değil, sanal tatlar teknolojisiyle tadını da paylaşmak mümkün.

Sanal Tatlar Geliyor

Newscientist’de yer alan habere göre, Singapur Ulusal Üniversitesi’ nde çalışmalarını gerçekleştiren araştıracılar, internet üzerinden tadlarında paylaşılmasına olanak sağlayan bir teknoloji üzerinde çalışıyorlar. Geliştirdikleri sistem üzerinde yer alan sensör ve elektrotlar sayesinde, bir bardak limonatanın rengini ve ekşiliğini, başka bir noktada bulunan özel bir bardağa internet üzerinden aktarabilmeyi başaran bilim insanları bu buluşla paylaşım kültürünü bir sonraki adıma atıyor.

Araştırma ekibinde yer alan Nimesha Ranasinghe çalışmalarına dünya çapında artan sosyal medya paylaşımlarının ilham verdiğini belirtiyor.

‘İnsanlar içeceklerinin fotoğraflarını sık sık sosyal medyada paylaşıyor. Peki bu fotoğraflarla birlikte içeceğin tadını da paylaşabilsek nasıl olurdu? Çalışmamızın amacı bu.’

Çalışma sırasında araştırma ekibi RGB renk sensörü ve bir adet pH sensörü kullanarak, limonatanın rengini ve asitliğini ölçüldü. Ardından bu veri başka bir noktada, içinde su dolu özel bir bardağa aktarıldı. Bardağın ağız kısmındaki bir elektrot, limonatanın ekşiliğini taklit etmek için, içen kişinin dilindeki tat alma noktalarına hafif elektrik dalgaları gönderdi. Bu noktada ağızdan oluşan tadın pil yaladığınızda damağınızda oluşan tada benzediğini söylemek mümkün olacak. Aynı zamanda sistem bardağın etrafında bulunan LED ışıklar sayesinde de limonatanın rengini suya yansıtmayı başardı.

Çalışmanın devamında 13 kişilik bir ekip, dijital bardağın etkisinin test etmek için farklı renk ve tatlarda, gerçek ve sanal limonataların tadına baktı. Sarı, yeşil ve bulanık beyaz renklerde sunulan limonataların hangisinin gerçek hangisinin sanal olduğu katılımcılara söylenmedi. Katılımcılar, bardağı kullanırken dillerini bardağın ağzına değdirmeleri konusunda da önceden bilgilendirildi. Böylece elektriksel uyarımların algılanması sağlandı. Daha sonra katılımcılar denedikleri her içeceğin ne kadar ekşi göründüğünü ve tadının ne kadar ekşi olduğunu sıraladı.

Sonuçlar ise şaşırtıcıydı. Katılımcıların büyük bir kısmı gerçek limonatanın tadının, sanal versiyonuna göre daha ekşi olduğunu dile getirdi. Ancak sanal bulanık beyaz limonatanın sadece renginden dolayı daha ekşi olarak algılandığı görüldü. Bunun sebebinin LED ışıkların parlaklığı olabileceği düşünülüyor.

Koku Duyusuna Hitap Etmesi Şart

Japonya’nın Yokohama şehrinde düzenlenen TEI 2017 konferansında tanıtılan bu sistem, şu an için içeceğin tam tadını aktarma konusunda çok başarılı değil. Hindistan Merkezi Bilimsel Araçlar Organizasyonu’ndan Amol Bhondekar, bunun sebebinin üretilen ürünün koku duyusuna hitap etmemesi olduğunu belirtiyor.

‘Koku alma duyusunu oluşturamadığınız sürece tadın tam anlamıyla hissedilmesi mümkün değil.’

Çalışma ekibi adına konuşan Ranasinghe bu sorunu çözmek adına çalışmalarına devam ettiklerini vurguluyor.

‘Kokusu, tadı ve rengiyle sanal kokteyller oluşturmak için çalışıyoruz. Böylece her türlü içeceği oluşturmak mümkün olacak.’

Henüz çalışmalar başlangıç aşamasında olsa da, bu gelişmelerin oldukça ümit vaat ettiğini söylemek mümkün. Çünkü bu teknoloji sadece sosyal medya paylaşımları için değil, pek çok olumsuz durum için de bir çare olarak görülebilir. Sanal tatlar, insanların kalori almadan ya da dişlerine zarar vermeden her türlü içeceği tüketmesini sağlayabilir.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

Rüyalar Hakkında Bilmeniz Gereken 10 Şaşırtıcı Bilgi

Meksika’da Metroya Konan O Koltuk Tepki Çekti