Aralık 2013’te Fransız Alpleri’nde ailesiyle birlikte kayak yaparken geçirdiği kaza sonucu komaya giren ve hala sağlığına kavuşamayan efsane Formula 1 pilotu Michael Schumacher, bu durum nedeniyle sevenlerini aşırı derecede endişelendirmiş durumda. Sağlığının çok yavaş da olsa gelişmeye başladığını bildiren doktorları ise hayranlarının yüreğine bir miktar su serpmiş haldeler.
Biz de bu nedenle bu yazımızda Formula 1 tarihinin en önemli figürlerinden biri olan Michael Schumacher ile ilgili biraz daha detaylı bilgiler vermek istiyoruz.
Arabalara Küçük Yaşta Merak Saldı
3 Ocak 1969’ta Almanya’nın Hürth kentinde doğan Schumacher’in babası duvar ustasıydı ve annesi de kantinde çalışıyordu. Ailenin durumu pek iyi değildi, ancak onlar yine de Michael’in hayallerinin peşinden gitmesi için ona destek oldular. Michael 4 yaşındayken dört tekerlekli bisikletiyle bir sokak lambasına çarptı. Bu yüzden ailesi onun daha güvenli bir ortamda olması için onu go-kart kulübüne yazdırdılar. Michael ise bu kulübün en genç üyesi oldu oldu. 6 yaşına geldiğindeyse kulübün en genç şampiyonu unvanını kazandı. Ünü ülke geneline yayıldı ve 1983-1984 yıllarında üst üste iki kez Almanya gençler go-kart şampiyonasında birinci oldu. Go-kart lisansı alabilmek için en az 14 yaşında olmak gerektiğinden Lüksemburg’a giderek ehliyetini bu ülkeden aldı. Çünkü Lüksemburg’da yaş sınırı 12’ydi. 1987 yılına gelindiğinde ise Michael Avrupa ve Almanya go-kart şampiyonu oldu ve özellikle yerel gazetelerde adından sıkça söz ettirdi.
Tüm Gözleri Üzerinde Topladı
1988 yılında Michael Schumacher iyiden iyiye bilinir hale gelmişti. Almanya’ya özgü bir Formula yarışı diyebileceğimiz Formula König’e takıldı. Kariyerinin en önemli dönüm noktalarından iri 1989 yılında Willi Weber WTS Formula 3 takımına girmesi oldu. Burada Alman Formula 3 yarışlarında şampiyon oldu. 1990 yılında Mercedes’in gençler takımına katıldı. Burada tecrübelerine tecrübe katan Schumacher, Sauber – Mercedes C11 aracıyla da pek çok zafer kazandı. 1991 yılında da Mercedes takımıyla Dünya Motorsporları Şampiyonası’nın son yarışı olan AutoPolis Japonya yarışında şampiyon oldu.
Ve Formula 1 Kariyeri Başlar…
Motor sporlarında bir sürücünün esas marifetinin yağışlı havalarda belli olduğu söylenir. Çünkü zemin ıslakken beceri, kontrol ve ataklık daha çok önem kazanır. Schumacher ise ıslak zeminlerin pilotu olarak biliniyor diyebiliriz. 2003 yılına kadar ıslak zemine sahip 30 yarışın 17’sini kazandı. Hatta ona bu nedenle Rain King (Yağmur Kralı) adı bile verildi. Schumacher’e verilen bir diğer ad ise Kırmızı Baron. Zira Schumacher ve kırmızı Ferrari Formula 1 aracı birbiriyle özdeşleşen şeylerdir. Son olarak ona kısaca Schumi de denmektedir.
Schumi’nin Formula 1 kariyerini üç takımda geçirdiğini belirtelim ve bu takımlara bakalım.
Jordan (1991)
1991 yılında Schumacher’in Formula 1 kariyerini Jordan takımıyla başladı. Belçika Grand Prix’de takım arkadaşı Bertrand Gachot’un yerine yarışan Schumi, vites sisteminde yaşadığı sorun nedeniyle yarışa ilk turda veda etti. Yani efsane pilot kariyerine ufak bir tatsızlıkla başladı. Bu takımda gösterdiği performans pek çok otoritenin dikkatini çekti ve ona “Stefan Bellof’tan sonraki en yetenekli pilot.” yakıştırmaları yapıldı.
Benetton (1991-1995)
1991 yılı içinde Schumi Benetton takımıyla anlaştı ve yer aldığı 6 yarışta toplam 4 puan tpladı. İtalya yarışında kazandığı beşincilik onu medyanın odağına yerleştirdi. Meksika yarışını üçüncü bitiren efsane pilot, bir önceki yıl ilk turda veda ettiği Belçika yarışında ise birinci oldu. Bundan sonraki Portekiz yarışını da kazanan Schumi sezonu 4. sırada tamamladı. 1994 sezonunun şampiyonu olan pilot, bu başarısını 1995 yılında da tekrarladı ve dünyanın peşpeşe iki kez şampiyon olan en genç pilotu oldu. Ergenlik yıllarında go-kart alanında sergilediği çift şampiyonluğu motor sporlarının er meydanı sayılan Formula 1’de de tekrarladı yani.
Ferrari (1996-2006)
Schumi 1996 yılında Ferrari’ye katıldı. Ferrari’nin Formula 1 alanına damga vurması da Schumacher’in gelişiyle başlar. Zira o gelmeden önce Ferrari’nin pek de iyi bir takım olmadığı söyleniyordu. 1995 yılının sonunda Ferrari Benetton ve William gibi takımlara rakip olmaya başladı. 1996 yılında Schumacher pilot sıralamasında üçüncü oldu ve Ferrari de takım sıralamasında ikinci oldu. Schumi Ferrari adına ilk şampiyonluğunu ise 1996 yılında İspanya’da kazandı.
Altın Yıllar (2000-2004)
2000-2004 yılları Schumacher ve Ferrari’nin altın yıllarıdır diyebiliriz. 2000 yılında üçüncü kez sezon şampiyonu olan Schumacher özellikle İtalya, Kanada ve Belçika yarışlarında unutulmaz performanslar srgiledi. 2003 yılında 6. kez dünya şampiyonu olan Schumi, 2004 yılında da sezonun ilk 13 yarışının 12’sinde damalı bayrağı ilk gören pilot oldu.
Schumi, 7 kez Formula 1 şampiyonu oldu ve ayrıca 2000 ve 2004 yılları arasında peşpeşe 5 kez şampiyon oldu.
Emeklilik ve Geri Dönüş
2006 yılında Schumacher yarış hayatını bitirdiğini açıkladı. Bunun üzerine Ferrari takımı, ona yetenekli genç pilotları bulması görevi verdi. Emeklilik açıklamasından sonra otorite isimler onu gelmiş geçmiş en iyi yarış pilotu olarak nitelendirdi. Ayrıca bu dönemde yarış arabalarının elektronik, fren sistemleri üzerine de çalışmalarda bulundu Schumi. 2010 yılında ise emekliliği bir kenara bırakıp Mercedes takımıyla tekrar pistlere geri döndü. Bahreyn yarışında altıncı, İstanbul Park’taki yarışta da dördüncü oldu. 2012 yılında ise ikinci ve son kez emekli oldu Kırmızı Baron.
Kardeşi de F1 Pilotuydu
Schumi’nin küçük kardeşi Ralf Schumacher de 2007’ye kadar Formula 1 pilotuydu. Formula 1’in NTV ekranlarında Okay Karacan’ın anlatımıyla izlediğimiz o güzel yıllarda aynı zamanda iki kardeşin çekişmelerini de izlerdik.
İsviçre’de Yaşıyor
Michael Schumacher, 1995 yılına Corinna Betsch ile evlendi. Bu evlilikten bir kızı ve bir oğlu olan efsane pilot, ailesine çok bağlı bir insan olarak biliniyor. Aile şu anda İsviçre’deki olağanüstü evlerinde yaşıyor ve Schumi’nin bakımı da bu evde yapılıyor.
Lüks Arabalara Meraklı Değildi
Ferrari’nin Formula 1 takımıyla sayısız şampiyonluk yaşayan ve dünyanın en büyük sürücüsü olarak görülen bir ismin gündelik hayatta da lüks arabalara binmesi beklenir normal şartlar altında. Ancak Schumacher’in şahsi olarak kullandığı bir Fiat 500 Abarth ve aile aracı olarak kullandığı bir Fiat Croma’sı vardı. Gerçi emeklilik hediye olarak Ferrari firması ona bir Ferrari FFX hediye etse de Schumi’nin aşırı lükste gözü yoktu diyebiliriz otomobil hususunda.
Futbol Tutkunu Schumi
Schumacher’in motor sporlarının yanında futbola da büyük bir tutkusu bulunuyor. Yerel FC Echichens takımında oynayan ve salon futbolu futsalla da arası çok iyi olan Schumi aynı zamanda FC Köln taraftarı.
UNESCO İyi Niyet Elçisi Michael Schumacher
UNESCO’nun iyi niyet elçisi de olan Schumi, Dakar’da okul yapımı, Saraybosna’daki savaşta yaralanan çocukların bakımı için hastane yapımı, Lima-Peru’da sokak çocuklarının temel ihtiyaçlarını karşılamak için bakım evi gibi projeler için bağışlarda bulunmuş hayırsever bir isim. Bu kampanyalara ne kadar bağışta bulunduğu tam olarak bilinmese de 50 milyon dolara yakın bağış yaptığı tahmin ediliyor.
Sayısız Ödül Kazandı
Formula 1 kariyerindeki kupalardan ve ödüllerden başka Schumi pek çok kurum tarafından ödüllendirildi.
Spor dünyasının en prestijli ödüllerinden biri olan Laureus Dünyada Yılın Sporcusu ödülünü 2002 ve 2004 yıllarında iki kez kazandı. Ayrıca 2001, 2003, 2005 ve 2007 yıllarında da bu ödüle aday gösterildi. İsviçreli tenisçi Roger Federer ile birlikte bu ödüle en çok aday gösterilen sporcu oldu.
Kariyeri ve yarış güvenliğine yönelik çalışmaları nedeniyle FIA (Uluslararası Otomobil Federasyonu) 2006 yılında kendisine altın madalya verdi.
Örneğin uzun yıllar İsviçre’de yaşaması nedeniyle 2008 Avrupa Futbol Şampiyonası’nda İsviçre’nin elçisi olarak görev aldı.
2010 yılında Fransa Hükümeti tarafından kendisine nişan verdi.
Ve O Feci Kaza
29 Aralık 2013 günü Michael Schumacher 14 yaşındaki oğlu Mick ile Fransız Alpleri’nde kayak yapıyordu. Kayak pistini ayıran direklerden birinin sağlam olmaması nedeniyle pistten çıkan ve kafasını bir kayaya çarpan Michael Schumacher, kask takmasına rağmen ciddi bir beyin travması geçirdi. Doktorlarına göre kask takmasaydı büyük bir ihtimalle hayatını kaybedecekti. Bu kaza sonrası komaya giren Schumi’nin doktorları 7 Mart 2014’te yaptıkları açıklamada durumunun sabit olduğunu ifade ettiler. 4 Nisan 2014’te ise yavaş yavaş bilincine kavuşmaya başladığına dair açıklama yapıldı. Bu sürede Grenoble’deki hastaneden daha iyi bakım alabileceği Lozan’daki bir hastaneye sevk edildi. Kasım 2014’te Schumi’nin felç geçirdiği ve tekerlekli sandalyede olduğu; ayrıca konuşma ve hafıza problemleri yaşadığı ifade edildi. Schumacher’in menajeri Sabine Kehm, Mayıs 2015’te verdiği bir röportajda Schumi’nin sağlığının geçirmiş olduğu büyük kazaya rağmen yavaş bir şekilde iyiye doğru gittiğini ifade etti.
Tedavi İçin Özel Uçak Satıldı
Önde gelen spor dergileri Schumacher’in 800 milyon dolarlık bir serveti olduğunu ileri sürüyor. Ancak bu bilginin doğrulanmadığını belirtmeliyiz. Şu anda Schumcher çok ağır bir sağlık sorunu yaşadığı için bu paranın büyük bir kısmının tedaviye ayrıldığı da bir gerçek. Geçenlerde bir gazetede çıkan habere göre Schumacher ailesi, tedavi için özel uçaklarını ve yazlık evlerini 25 milyon dolara satmış durumda.
Biz de Emoji Crew olarak spor tarihine tıpkı bir Michael Jordan, Diego Maradona, Usain Bolt, Muhammed Ali gibi adını altın harflerle yazdıran Michael Schumacher’e, Kırmızı Baron’a, Yağmur Kralı’na, Schumi’ye geçmiş olsun diyor, en yakın zamanda sağlığına kavuşup tekrar aramıza dönmesini diliyoruz.
One Comment
Leave a Reply