Vızzzz…
Bu sesin sahibini hepimiz tanıyoruz. Sinir bozucu sesleri, insanı yaz gecesi uykularından alıkoyan ısırıklarıyla aramıza geri dönmeye hazırlanan sivrisineklere hazır mısınız?
Savaşa hazır mısınız? Ancak unutmayın savaşın ilk kuralı karşınızdaki düşmanı tanımaktır. İşte bu savaşı kazanabilmeniz için sivrisineklerle ilgili bilmeniz gereken gerçekler!
Sivrisinekler Ne Zamandan Beri Varmış?
Sivrisinek çift kanatlılardan, bir çok türü bulunan, insanların ve memeli hayvanların kanlarıyla beslenen, küçük ve uçucu bir böcek olarak bilinir.
Sivrisineklerin geçmişi 180 milyon yıl öncesine dayanıyor. Yani Jura Jeolojik zamandan beri hayatımızdalar. Bundan da anlayacağınız üzere yenmesi oldukça güç bir düşmanla karşı karşıyayız. Ancak yaşadığımız sıkıntıları bizim gibi insanların da yaşamış olduğunu bilmek hep rahatlatır. Ve iyi haber vermek istiyorum sizin için. Bazı kaynaklara göre milattan önce 300 yıllarında Aristoteles o kadar çok kafasını sivrisinek vızıltılarına takmış ki onlarla alakalı bir kitap dahi yazmış.
Hangi Çeşit Sivrisinek Isırır?
Bu sorunun cevabı oldukça şaşırtıcıdır. Çünkü sadece dişi sivrisinekler insanları ve memeli hayvanları ısırır. Bunun sebebi ise sadece üreme iç güdüsüdür. Yani yumurtalarının gelişmesi için proteine ihtiyaçları var ve bunu bizlerin kanını emerek karşılıyorlar.
Erkek sivrisinek ise meyve ve bitki nektarlarından bütün ihtiyacı olan besini karşılayabiliyor. Bunun için insanlara ya da hayvanlara gerek duymazlar. Çevrenizde erkek bir sivrisinek görürseniz-umarım cinsiyetini tahmin edebilirsiniz ? Bilin ki aslında sizi ısırmak için değil sadece çiftleşmek için kan emici dişi bir sivrisinek arıyordur. Saniyede 500 kere kanat çırpabilen dişi sivrisinekler erkeklere göre daha büyük ve yabani bir görünüme sahipler.
Ama tabi karar sizin, sivrisineklerin çiftleşmesini istemiyorsanız erkek sivrisinekleri de öldürebilirsiniz. Bunu yaparken emin olun ki onlar sizi asla ısırmayacak. Ki zaten erkek sivrisinekler ortalama 10 gün (veya daha az) yaşıyorlar.
Neden Bu Kadar Çok Sivrisinek Var?
İşte size korkunç bir sivrisinek gerçeği: Dişi bir sivrisinek tek bir seferde 300 kadar yumurta bırakabilir. Ve ölmeden önce de bu yumurtlama görevini(!) üç kere yapabilir. Erkeklere kıyaslandığında çok uzun ömürleri var. Dişi bir sivrisinek yaklaşık 6 ile 8 hafta yaşar.
Bazı türleri vardır ki 50 derecenin altındaki soğuk ortamlarda kendilerine bir delik bularak kış uykusuna yatabilirler. Havalar ısınana kadar orda bekleyebilirler. Bu tür bir dişi sivrisinek 6 aya kadar yaşayabilir!
Neden Bu Kadar Çok Isırılıyorum?
Odanızda küçücük, tek bir tane sivrisinek olmasına rağmen vücudunuzda bir sürü ısırık olması sizi şaşırtmasın. Çünkü bir dişi sivrisinek ağırlığının üç katı kadar kanınızı emebilme gücüne sahip. Erkek bir sivrisinek ise zaten yanlışlıkla odanıza girmiştir ve sabah olmasını bekliyordur dışarı çıkmak için.
Sivrisineklerin dişisi de erkeği de gün içerisinde çok sık beslenir. Bazı çeşitleri gündüz beslenirken bazı çeşitleri ise güneşin çekilmesini bekler savaşa başlamak için.
Peki Bir Sivrisinek Sizi Nasıl Buluyor?
Bugüne kadar herhangi bir sivrisinek istilası yaşadıysanız çok iyi bilirsiniz ki bu konuda çok başarılılar. Yapılan araştırmalara göre sivrisinekler insanları kovalamak için görsel, koku ve termal özellikleri kullanıyorlarmış.
Ve hayran olunası bir özellikleri daha var. O da biz kendi kendimize yaşamak için nefes alırken sivrisinekler dışarıya verdiğimiz karbondioksiti çok rahat bir şekilde tespit edebilmeleri. Hatta sizi yani yemeklerini 50 metre uzaklıktaki bir mesafeden koklayabiliyorlar. Her ne kadar sivrisinekler çok da iyi göremeseler -miyop özellik gösterdikleri söylenmekte- de size yaklaştıkça sizi görmeye başlarlar.
Bir metreye kadar yaklaştıklarında ise sizin vücut ısınız nedeniyle muazzam bir görüşe sahip olurlar. Sivrisineklerin vücudunuzdaki kanın sıcaklığını algılamak için ağızlarının kenarında küçük ısı sensörleri var. Bu sayede çok rahat bir şekilde insanları ve sıcak kanlı hayvanları bulabiliyorlar.
Sivrisinekleri Ne Etkiliyor da Sadece Sizi Isırıyor?
Diyelim ki bir grup arkadaşınızla göl kenarında güzel bir akşam yemeğine gittiniz. Ortamdaki sivrisineklerden rahatsız olan tek insan sizsiniz. Sadece sizi ısırıyorlar! Böyle bir şey mümkün mü?
Maalesef ki mümkün…
Yani sivrisineklere bazı insanlar daha mı fazla çekici geliyor? Evet. Bu konuda çok fazla çalışmalar yapılmakta. Bu araştırmaların genel görüşü ise 10 kişilik bir grup insanın içinden en çok ısırmak istedikleri 1 kişi oluyormuş. Peki bir sivrisinek bu şansız kişiyi nasıl seçiyor?
*Genetik: Üzgünüm ama sadece biyolojik özelliğinizden ötürü bir sivrisinek için harika bir yemek olabilirsiniz. Yapılan araştırmalar sivrisinek ısırmalarının ortalama % 85’inin sadece genetik faktörlerle belirlendiğini gösteriyor.
*Ter: Daha tıbbi konuşmak gerekirse cildimizin yüzeyinde bulunan vücudumuzun kimyasıyla değişlik gösteren elementlerin kombinasyonu. Tabi ki sivrisineklerin belirli bir favori teri var. Sivrisinekler yüksek yoğunlukta steroid, kolestrol, ürik asit üreten insanlara bayılırlar. Bunların yanında ter bezleri tarafından üretilen oktenol ve laktik asit’i de çok severler.
*Nefes: Yukarda da bahsettiğim gibi sivrisinekler nefes verirken ortama salınan karbondioksite karşı çok duyarlılar. Yani daha fazla karbondioksit üreten insanları daha çok ısırırlar kilolu ya da hamile insanlar gibi.
*Sıcaklık: Sıcaklığınız yüksek olması sivrisinekler için her zaman daha çekicidir. Koyu renkli kıyafetler ısıyı daha çok tutarlar. Bu yüzden koyu renkli giysiler daha çok sivrisinek çeker.
*Koku: Sivrisinekler parfüm, kolonya, şampuanlar, sabunlar, el kremleri, saç spreyi kumaş yumuşatıcılar gibi bazı kokuları çok sevmeleri ile bilinirler.
Sivrisinekler Tehlikeli Midir?
Can sıkıcı oldukları konusunda hemfikiriz. Peki tehlike konusunda? Evet, aslında sivrisinekler dünyanın en tehlikeli hayvanlarından bir tanesi sayılabilir. Tabi ki köpek balıkları gibi keskin dişleri yok. Ancak insan ölümlerine sebebiyet veren hayvan grupları içerisinde birinci sırada yer alıyorlar. Her yıl 725.000 insan sivrisinek ısırılması ile ölüyor.
Onların öldürücü etkisi aslında taşıdıkları hastalıklardan kaynaklanıyor. Bu hastalıklar; sivrisinek sıtması, dang humması(ölümcül), sarı humma, Batı Nil virüsü, chikungunya, zika ateşi, vb.
Sivrisineklerle ilgili bilinen yanlışlardan bir tanesi onların HIV virüsünü taşıdıklarıdır. Bir sivrisinek HIV virüsünü taşımaz. Çünkü midelerinde sindirir ve parçalarlar. Bu konuda içiniz rahat olsun.
Dünyada Sivrisineğin Olmadığı Bir Yer Var Mı?
Antartika hariç dünyanın her yerinde sivrisinek vardır. Termitler ve karıncalar dışında sivrisineklerin sayısı üreme dönemlerinde zirve yaparak dünyada yaşayan herhangi hayvan türünden daha çoktur.
Ancak tabi ki sivrisineklerin olduğu bazı spesifik bölgeler vardır:
*Sivrisineklerin sayısı her zaman sıcak ve nemli bölgelerde daha fazladır.
*Sivrisinekler genelde 7.5 metrenin altında uçarlar.
*Sivrisinekler yumurtalarını bırakmak için durgun suya ihtiyaç duyarlar. Bu yüzden bataklıklar, göletler ve diğer sulak alanlarda sivrisinek istilası yaşayabilirsiniz.
Sivrisinekler Isırıklarından Nasıl Kurtulabilirim?
Eğer siz de sivrisineklerin ısırmayı sevdiği insanlardan bir tanesi iseniz onlardan kaçmanın ne kadar zor olduğunu deneyimlemişsinizdir. Ancak cildinize sürülen sivrisinek kovucularından kullanabilirsiniz. Bu kovucuları kullanırken içlerinde kimyasalların olduğunu ve cildinize mutlaka bir zararı dokunabileceğini unutmayın ama.
Sivrisinek Isırığına Ne İyi Gelir?
Bazı sivrisinek ısırıkları vardır ki günlerce kaşınmaya devam eder. Kanayana kadar kaşımanıza rağmen geçmeyen ısırıklar var. Ancak evinizde bulunan bazı şeylerle bu kaşıntıyı yenebileceğinizi biliyor muydunuz?
Yulaf Ezmesi
Isırılmış olan yere yulaf ezmesi sürmek gerçekten kaşıntıyı ve şişmeyi hafifletir. Çünkü içerisinde var olan madde kaşıntıya sebebiyet veren madde ile ter reaksiyona girer. Böylece rahatlamış olursunuz. Macun gibi bir madde oluşturmak için bir miktar yulaf ile sıcak suyu bir kapta karıştırın. 10 dakika boyunca kabın üstü kapalı bir şekilde bekletin. Bulamaç haline gelmiş karışımı ısırılmış yerlerinize sürün ve 10 dakika tutun. Sonrasında durulayınca ne kadar rahatladığınızı fark edeceksiniz.
Tropik bir bölgede ya da bir göl kenarında sivrisinek istilasına uğrayabilir ve her yeriniz ısırıklar içerisinde olabilir. Bu durumda da küvetin içerisine öğütülmüş yulafları atın. Suyun sıcak olmasına dikkat edin. 20 dakika küvette kaldığınızda kaşıntınız sonlanacak.
Kırık Buz
Her ne kadar kısa süreli bir rahatlama verecek olsa da ısırılan yerin üzerine buz koymak faydalıdır. Buzu direkt olarak tenin üzerine koymaktansa küçük bir bez ya da havlu ile uzun süreli tutmak daha yararlı.
Bal
Balın bilindiği üzere anti-bakteriyel özelliği var. Bu tatlı madde bir çok sıkıntıyı çözebilir. Sivrisinek kaşıntısını sindirmesi bunlardan sadece bir tanesi. Çeşitli hastalıklar ve ısırıklar için yüzlerce yıllık bir tıbbi geçmişi var. Kaşıntı ve ısırıklar için sadece küçük bir damla bal sorununuzu çözecek.
Aloe Vera
Bilinen bir ev bitkisi olan Aloe Vera raf dekorasyonunun ötesinde birçok kullanım alanı var. Aloe Vera’nın sedef hastalığı, uçuk, kabız ve daha da fazlası için bir tedavi potansiyeli olduğunu gösteren güçlü kanıtlar var. Aloe Vera jelinin acı duyarlılığımızı azalttığı yönünde çalışmalar da mevcut. Bitkinin jelinden yalnızca bir damla damlatmak size ciddi rahatlamalar sağlar.
Karbonat
Her evin mutfağında mutlaka bulunur. Karbonat neredeyse her şey için kullanılabilir. Ekmek yapmak da bunların içerisinde boruları temizlemek de. Aynı zamanda sodyum bikarbonat olarak da bilinen bu madde ciddi bir sivrisinek ısırığı tedavi edicisi. Yulaf ezmesi kullanımına benzer şekilde bir miktar karbonatı su ile bulamaç haline getirip böcek ısırığının üzerine sürün. 10 dakika bekledikten sonra rahatlamış hissedeceksiniz. Ancak bol suyla durulamayı ihmal etmeyin.
Sivrisinek Çeşitleri
Dünyada yaklaşık olarak 3500 tane sivrisinek türü ve 41 sivrisinek cinsi var. Sivrisinekleri 3 ana sınıfta inceleyebiliriz. Bunlar aedes, anofel ve kuleks.
Aedes
Aynı zamanda durgun su sivrisineği olarak da bilinir. Aedes sivrisineğin ömrü yaklaşık olarak 2 haftadır. Yumurtalarını suyun üzerine bırakırlar. Suya bırakılan bu yumurtalar da 1 hafta içerisinde tamamen olgunlaşır. İnsanları emerek hayatlarına devam ederler. Günün her saatinde beslenme özellikleri var. Bu sivrisinekler daha çok ılıman bölgelerde bulunur. Dang humması ve sarı humma gibi bulaşıcı hastalıkları taşıyan türleri var.
Anofel
Anofel sivrisinekleri genellikle vahşi bitkilerle kaplı taze sularda yaşar. Yumurta bırakma yerleri ise gölet ya da bataklık gibi su birikintileridir. Anofel sivrisineklerini tanıyabilmek çok kritik. Çünkü bu sivrisinekler ölümcül bir hastalık olan sıtmanın yayılmasında etkin bir rol oynar. Özellikle de Plasmodium falciparum olarak bilinen sıtmanın en tehlikeli çeşidini taşırlar.
Kuleks
Binlerce türü ve 20’ye yakın alt cinsi bulunan sivrisineklerdir. Kuleks de diğerleri gibi sulara yumurtalarını bırakırlar. Ancak anofel sivrisinekleri gibi temiz suya gerek duymazlar. Onlar için ufak bir su birikintisi yeterlidir. Hatta bir kavanozun içinde azıcık bir su olsa dahi yumurtalarını çok rahat bir şekilde bırakabilirler. Bu yüzden sayıları da türleri de oldukça fazladır. İnsanlar kuleks sivrisineklerinden korkmazlar. Çünkü insanları ısırmazlar. Yine de insanların korkmaları gerekiyor. Batı Nil hastalığının en belirgin taşıyıcılarındandır.
Bu yazıda üç ana sınıfın içerisinden bazı sivrisinek spesifik türlerinden de örnekler vermek istiyorum.
Coquillettidia
Aslında Coquillettidia sivrisinek cinsi çeşididir. Fakat bu cinste tek bir tür var. O da Cq. Perturbans. Bu tür aşırı derecede agresiftir. Büyük oranda memelilerden beslenirler. Florida genelinde çok yaygındır. İlkbahar mevsiminde sayıları inanılmaz derece hızla artar. Kuşlardan ya insanlara ya da atlara bulaşabilecek bir virüs taşıyıcısıdırlar. Bu tür ise yumurtalarını su bitkilerinin üzerlerine bırakmayı tercih ederler.
Culiseta
Culiseta sivrisinekleri insanlarla beslenmektense kuşlarla beslenmeyi tercih ederler. Çoğunlukla orman bataklıklarında ve yüzeye çıkmış ağaç köklerinde bulunurlar.
Mansonia
Yukarıda anlattığım Coquillettidia sivrisinek türü ile oldukça benzer özellikleri var. Bunlar çok agresif olmaları ve memelilerle beslenmeleri. Ancak Mansonia sivrisinekleri daha çok büyük memelilerle beslenir. Mesela Güney Amerika’daki tilkilerle, zebralarla, fillerle. Gün batımında aktif olarak beslenmeye başlarlar. Bu cinsteki sivrisineklerin henüz bilinen herhangi bir virüs taşıyıcılıkları yok.
Psorophora
Bu tür en agresif sivrisineklerden bir tanesi. Memelilerle ve insanlarla beslenirler. Besinlerini bulabilmek için çok fazla yol yapma özellikleri var. Bu sivrisinekler daha çok yol kenarlarındaki su birikintilerinde, havuzlarda ve çayırlarda yaşarlar.
One Comment
Leave a Reply