Tüm dünya dün sabahtan beri tek birşeyi konuşuyor: ‘ Trump’ın ABD Başkanı olarak seçilmesi’
Pek çok insan diken üstünde, dünyanın heryerinden endişeli sesler yükseliyor. Hatta dün Trump’ın seçilmesinin ardından Kanada’ya göç etmek isteyen Amerikalılar göçmen idaresinin sitesini çökertmeyi başardı.
Peki bu kadar insan neyden korkuyor? Donald Trump’ın seçim öncesi hangi sözleri ve hangi politikaları tüm dünyayı diken üstüne taşıdı. Gelin göz atalım.
1.Herkese Silah Taşıma Özgürlüğü
Trump’ın Amerikan vatandaşlarının silah taşıma özgürlüğüne oldukça önem veriyor. Anayasa’nın ikinci ek paragrafında yer alan ve ABD vatandaşlarına silah taşıma yetkisi veren madde onun en büyük dayanağı. Tüm seçim süreci boyunca Trump Başkan olarak seçilmesi durumunda anayasada yer alan bu yetkinin pratik olarak daha da kolaylaştırılacağını belirtti.
2. Doğa Dostu Olmayan Enerji Kaynakları
Barack Obama’nın Başkanlığı boyunca göz önünde bulundurduğu doğa dostu enerji üretimi politikası Trump tarafından çöpe atılacak gibi duruyor. Obama’nın iklim değişikliği için zararlı gördüğü Keystone Boru Hattı projesini seçim süreci boyunca vurgulayan Trump bununla da kalmayacağını sıkça belirtti. Kömür, kayağan taş gibi ülkede bulunan ama doğa dostu olmadığı için sınırlamalar getirilen enerji kaynaklarının kullanımının da Trump ile birlikte yaygınlaşacağı ön görülüyor
3. Kürtaj Yasakları Gündeme Geliyor
Trump seçim süreci boyunca muhafazakar seçmenin oylarına ulaşmak için kürtaj tartışmalarını pek çok defa gündeme getirdi. Önce kürtaj yaptıran kadınların cezalandırılmasını dile getiren Trump ardından kürtaj yapanların cezalandırılması gerektiğini dile getirdi. Kendi başkanlığında kürtajın yasak olacağını belirten Trump, bunu sağlamak için Yüksek Mahkeme’ye kürtaj karşıtı yargıçları atamayı planlıyor. Aynı zamanda kürtaj yapan kliniklerin bütçe kesintileriyle cezalandırılabileceğini de dile getiren Trump kürtajın sadece tecavüz veya ensest sonrası ilişkiler için kullanılan bir yöntem olması gerektiğini savunuyor.
4. Çin İcadı Olarak İklim Değişikliği
Bir tuhaf Trump iddiası ile daha karşı karşıyayız. 2012 yılında attığı bir tweetle iklim değişikliği tartışmalarının tamamen Çinliler tarafından icat edildiğini iddia etmişti Trump. Seçim sürecinde Clinton ile gerçekleştirdikleri bir televizyon düellosunda bunu inkar eden Trump küresel ısınma için yapan harcalamarı gereksiz buluyor.Birleşmiş Milletler’in iklim değişikliği programına milyar dolarlar değerinde bir bütçe aktaran Obama’dan sonra Trump Başkanlığında bu paranın aktarımının duracağı kesin. Trump bu parayı kendi ülkesinin altyapı çalışmaları için kullanmayı planladığını açıkladı.Önümüzdeki yıl İklim Anlaşması’na attıkları imzayı da ABD adına geri çekeceğini açıklayan Trump’ın bunu yapması teorik olarak yasal zeminde mümkün değil.
5. BM’den sonra NATO’ya da Elveda
Trump Amerika’nın NATO içerisindeki ‘fedakar’ rolünden de oldukça rahatsız görünüyor.NATO’dan bazı ödemelerin aksatıldığına dikkat çeken Trump , asker sayısında sıkıntı çeken üye ülkelere Amerika’nın askeri destek sağlamasından da oldukça şikayetçi. Seçim süreci boyunca NATO’ya karşı tehditkar bil dil kullanan Trump’ın Başkanlığı boyunca neler yapacak birlikte göreceğiz.
6. Obamacare’in İptali
Obama’nın kendi seçim süreci boyunca en büyük seçim vaadi olan ve Başkan seçildikten sonra da yasallaştırmakta oldukça zorluk çektiği sağlık sigortası programı da oldukça büyük tehdit altında. Obamacare adını taşıyan bu sağlık sigortası programıyla pek çok Amerikalı sağlık hizmetlerine daha kolay ve daha az maliyetle ulaşabiliyordu. Trump’ın niyetiyse kendi adını verebileceği yeni bir sağlık sigortası sistemi oluşturmak gibi duruyor.
7. Ekonomik Ambargolar Yolda
Trump’ın geçmişi düşünülürse ABD’ye yeni bir ekonomi politikası getirecek olmasına şaşmamalı. Çok daha milliyetçi ve korumacı bir ekonomi politikasının gerekliliğini savunan Trump ülkeye gelen yabancı ürünlere ciddi ambargolar uygulamak niyetinde. NAFTA (Kuzey Amerika Ülkeleri Serbest Ticaret Anlaşması) tehlike altında. Çünkü Trump seçim süresi boyunca bu anlaşmanın ABD ekonomisine zarar verdiğini dile getirdi. Bu da ilerleyen süreçte anlaşmanın iptal edilebileceği anlamına geliyor. Obama tarafından üzerinde çalışılan Trans-Pasifik Ortaklık Anlaşması ise Trump’ a göre kesinlikle geri çekilmeli.
8. Göçmenler ve Azınlıklar
Amerikan halkının belki de en çok korkutan konuysa azınlıkların ve göçmenlerin Trump Başkanlığında nasıl bir muameleye maruz kalacakları hakkında. Göçmen ve azınlıklar hakkında oldukça sert bir dil kullanan, ülkede ki Müslümanlar hakkında ‘onlar terörist’ kadar sert ifadeleri dile getiren Trump’ın bundan sonra yapacakları herkesi korkutuyor. Müslümanları ülkesinde istemediğini her fırsatta dile getiren Trump ‘teröre eğilimli’ olarak nitelendirdiği bölgelerden gelen göçmenlerinde ABD’de yeri olmadığını söylüyor. Aynı zamanda Trump’ın Amerika’da yaşayan 11 milyon göçmeni de sınır dışı etmek gibi planları var.
9. Meksika ve Koca Bir Duvar
Trump’ın Meksika sınırına örmek istediği koca bir duvarla ilgili oldukça çılgın bir projesi var. Yasadışı göçmenlerin ülkeye girişini engellemek ve uyuşturucu kaçakçılığını önlemek için Meksika sınırına bir duvar örmeyi planlayan Trump bunun faturasının da Meksika’ya kesilmesi gerektiğini savunuyor. Ne de olsa kaçmaya çalışılan onların vatandaşları.
10. Clinton’la Hesaplaşma
Trump bir televizyon düellosunda Clinton’ın e-posta krizinin içinden yasal olmayan yollarla sıyrıldığı ve bunun bedelini ona ödeteceğini söylemişti.Bu durumda seçim sonrası Trump’ın hemen harekete geçmesi bekleniyor. Aynı zamanda seçim süresi boyunca pek çok cinsel taciz suçlamasıyla karşılaşan Trump ‘bu yalancı kadınlar hakkında gereken yasal işlemler yapılacaktır diyerek bu kadınlarında yasal bir süreçle karşılaşacaklarını belirtmişti.
11.’İşkence Gerekli’
Trump pek çok işkenceci sorgulama tekniğinin ülke güvenliği söz konusu olduğu takdirde kullanılması gerektiğinide savunuyor. Önümüzdeki süreçte bu düşüncelerini yasal düzenlemeler altında hayata geçirir mi bu şimdilik bir muamma.
12. Dış Politika
İşte tam da tüm dünyanın diken üstünde olmasının sebebi bu; Trump’ın dış politikaya bakış açıcı. Putinle iyi ilişkiler içinde olunması gerektiğini savunan Trump, İŞİD’in tepeden bombalanarak bir hafta içinde ortadan kaldırılabileceğini savunuyor. Ayrıca Amerika’nın şu güne kadar düşman gözüyle baktığı Saddam Hüseyin ve Kaddafi gibi isimlerle ilgili de oldukça çarpıcı ve olumlu ifadeler kullanıyor. Çin’le ekonomik ilişkilerde de bazı şartlar öne sürmeyi planladığını belirtten Trump’ın somut adımlarını önümüzde ki günlerde göreceğiz.
Sizler için pek çok farklı başlıkta dünyanın şu an Trump’ın Başkan seçilmesini neden büyük bir endişe içinde takip ettiğinizi açıklamaya çalıştım. Sizin endişeleriniz veya tam tersi olumlu görüşleriniz varsa bizimle paylaşabilirsiniz.