Dünyada tuhaflıklar bitmez. Sokağa çıkıp bir saat boyunca yürüyüş yaparak onlarca garip kişiyle ve olayla karşılaşabilirsiniz. İşte dünyanın garipliklerini bir mekanda sergileyen birçok müze de bulunuyor.
Şimdi gelin beslenme çantası müzesinden çim biçme makinesine kadar birbirinden farklı müzelere, dünyanın en tuhaf müzelerine bakalım:
Kötü Sanat Müzesi
Müze denince aklımızda direkt “iyi sanat” kavramı belirir. Ancak ABD’nin Boston kentindeki The Museum Of Bad Art (MOBA) kötü sanat eserlerini ziyaretçilerle buluşturuyor. Tabii burada kötü, çirkin ifadelerine açıklık getirmek lazım. Kötü demek, gerçekten kötü anlamına gelmiyor bu müzedeki eserlerde. Estetik olarak çirkin olan, çirkinliğinin bile bir cazibesi, bir güzelliği olan eserler sergileniyor bu müzede.
Tuvalet Müzesi
İnsanlık tarihinde tuvaletin, tuvalet kültürünün, temizlik ve hijyen anlayışının nasıl geliştiğini anltmak için kurulan bu müzede milattan önce 2500 yılından bugüne kadar tuvaletla alakalı pek çok eser, resim, obje ve döküman sergileniyor. Tuvalet ve Hijyen Müzesi Hindistan’ın başkenti Yeni Delhi’de bulunuyor.
Tasma Müzesi
İngiltere’nin Kent şehrinde bulunan köpek tasması müzesinde 130’dan fazla tasma sergileniyor. Özellikle geçmiş yüzyıllarda insanların en iyi dostu olarak bilinen köpeklere insanlar olarak ne kadar zalimce muamele ettiğimizi gösterir nitelikte bu müze.
Çim Biçme Makinesi Müzesi
İngiltere’nin Liverpool kentinde bulunan bu müzede ise tarihi eser seviyesine çim biçme makineleri ve bahçe aletleri sergileniyor. 1830 yılında Edwin Bear Budding adında bir İngiliz girişimci tarafından bulunan ve patenti alınan çim biçme makinelerinin İngiliz kültüründe önemli bir yer kapladığını rahatlıkla söyleyebiliriz. Müzede ayrıca “ünlülerin çim biçme makineleri”nin sergilendiği bir salon da bulunuyor. Burada Prens Charles, rahmetli Prenses Diana, Brian May gibi ünlü isimlerin çim biçme makineleri de sergileniyor.
Saç Müzesi
Burayı biliyor olma ihtimaliniz yüksek. Kapadokya bölgesindeki Avanos ilçesinde yaşayan çömlek ustası Galip Körükçü ya da nam-ı diğer “Chez Galip” 1980’lı yıllardan beri çömlek atölyesine gelen insanların saçlarından bir parça alarak atölyesinde sergiliyor. Kapadokya ve çömlek atölyesi de bol turist çeken şeyler olduğu için Galip usta bu devasa saç koleksiyonunu elde etmek için pek zorlanmamış haliyle. Eğer siz de Kapadokya’ya giderseniz Avanos’a uğrayıp Chez Galip’in atölyesinde çömlek yapmayı deneyebilir ve müzeye bir tutam saçınızla katkı sağlayabilirsiniz.
Tuzluk ve Karabiberlik Müzesi
ABD’nin Tennessee eyaletinde yer alan bu müzede ise tuzluk ve karabiberlik son derece sıradan sayılan objelerin sergilendiği bir müze var. Tuzluk son derece sıradan bir işleve sahip olabilir, ancak dünya genelindeki tuzluk tasarımları oldukça eğlenceli…
Beslenme Çantası Müzesi
ABD’nin Georgia eyaletinde yer alan “beslenme çantası müzesi” insanı çocukluk yıllarına götürecek düzeyde bir yer. İnsanların kişisel tarihlerini hatırlamalarına olanak sağlayan bu müze, ABD tarihi açısından epey malzemeye sahip diyebiliriz. Türkiye’de ise Bugs Bunny, Casper, Pokemon resimleriyle dolu, boyna takılan, kumaş beslenme çantaları vardı. Hatta erkek öğrenciler çantayı direksiyon olarak kullanıp “arabacılık” oynarlardı. Velhasıl, beslenme çantası müzesi keyifli bir koleksiyona sahip.
Biten Aşklar Müzesi
Hırvatistan’ın başkenti Zagrep’te bulunan ayrılık ya da “kırık kalpler” müzesi, insanların eski sevgililerinden kalan eşyaları bıraktığı ve yanına da kısa bir açıklama yazdığı kolektif bir müze aslında.
Müzenin kurucuları Olinka Vistica ve Drazen Grubisic’in ilişkileri 2003 yılında sona erince ikili birbirlerinde kalan eşyalardan bir müze kurma esprisi yapmışlar. 3 yıl sonra bu fikir tekrar gündeme gelmiş ve arkadaşlarının da yardımıyla hatrı sayılır büyüklükte bir koleksiyon oluşmuş.
Şu an Zagrep’teki müzenin yanı sıra bir adet Los Angeles’ta açılmış bu müze, şu ana kadar gördüğümüz müzeler içinde en buruğu ve tatlısı aslında. Acı tatlı hatıraların, eski sevgiliden kalan kazakların, kitapların, mektupların sergilendiği müzeyi Hırvatistan’a giderseniz muhakkak ziyaret edin. Umarız siz de müzeye bir şeyler bağışlamak zorunda kalmazsınız ama!
“Aşk bu kızılötesi, yaralı müzesi, hareket edemem…”
İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK YAZILAR
Ağzınızı Açık Bırakacak Dünyanın En İlginç Cinsel Gelenekleri
Dünyada Çapında Gerçekleşen En Eğlenceli ve Tuhaf Yarışmalar
One Comment
Leave a Reply