Avrupa kıtası, keşfedilmeyi bekleyen saklı köşelerle dolu bir yer. Avrupa’ya trenle seyahat ederken, buranın büyüleyici bir kıta olduğunu keşfedeceksiniz. Avrupa kıtası ziyaretçilerine birçok farklı kültür, muhteşem manzara ve dünyaca ünlü şehirler sunar. Bunların hepsi demiryolu ile iyi bağlantılara sahiptir. Ne keşfederseniz edin, altın kumsallardan karla kaplı dağlara kadar, tren en iyi arkadaşınızdır. Ülkemizde Doğu Ekspresi, Van Gölü Ekspresi gittikçe daha popüler olurken, biraz da Avrupa’ya açılalım… Trenle Avrupa turu, dünyanın en keyifli deneyimlerinden biri!
- Hangi Bileti Almak Gerekir?
- Trenle Avrupa turu için EUrail Nedir?
- Avrupa’daki Tren Türleri?
- Popüler Rotalar
- Öğrenciler için Trenle Avrupa Turu Rotası
- Yeni Başlayanlar için Rota Önerisi
- Trenle Avrupa Turu için Tarihi Gezi Rotası
TCDD ile Başlayan Masalsı Yolculuk
Trenle Avrupa turu için Türkiye’den yola çıkmak isteyen kişileri, TCDD trenlerinin konforu bekliyor. Avrupa ile Asya arasında ülkemizin bir köprü vazifesi gördüğünü yıllardır coğrafya derslerinden okuyoruz, biliyoruz. Şimdi bu durumu keşfetme zamanı! Ülkemizden başlayarak trenle Avrupa turu yapmak isteyenler İstanbul’daki Halkalı durağından yolculuğa çıkabilir. Yine aynı şekilde dönüş yolculuğu için de Sofa’dan Halkalı’ya tren mevcuttur. Bunun için TCDD online bilet sistemi ile kolayca bu yolculuğun ilk adımını atabilirsiniz.
Trenle Avrupa Turunda Nasıl Bir Bilet Gerekir?
Trenle Avrupa turu yapabilmek için, eski adı ile “İnterrail” yeni adı ile “EUrail” biletleri almak gerekmekte. Avrupa Birliği ülkeleri arasında, ve üye olmayan öteki ülkeleri kapsayan bir bilet tarifesidir bu. EUrail ile en doğuda TCDD trenleri ile bağlantı sağlayabileceğiniz İstanbul yer alır. En batı noktada Portekiz’in başkenti Lizbon ve İrlanda’nın büyülü kasabası Westport gelir. EUrail trenleri trenle Avrupa turu yapmak isteyenleri en kuzeyde İsveç’in Kiruna kentine götürür. En güneyde ise feribot bağlantısı ile ulaşabileceğiniz Yunanistan’ın Girit Adası’nın Heraklion ya da Kandiye kenti bulunmaktadır.
Trenle Avrupa Turu için EUrail Tam Olarak Nedir?
Trenle Avrupa turu yapmak isteyenlerin tercih ettiği EUrail’in ne olduğuna daha yakından bakalım… EUrail bileti Avrupa genelindeki çoğu trene esnek erişim sağlayan hepsi bir arada tren biletidir. Geleneksel tren biletlerinin aksine, EUrail ile istediğiniz günde, istediğiniz saatte gidebilirsiniz. Bazı trenler sizden rezervasyon yapmanızı ister, ancak çoğu tren bu kartı kabul ederek rezervasyonsuz çalışır. Yeni keşfetmekte olduğunuz kentin büyüsüne kapılmışken treni mi kaçırdınız mı yoksa yeni edindiğiniz arkadaşlarla birlikte olunca seyahat planları mı değiştirdin? Sorun değil! Sadece bir sonraki trene atlayın ve seyahatin tadını çıkarın.
EUrail Bileti Aktivasyonu Nasıl Yapılır?
İlk tren yolculuğunuzdan önce EUrail biletinizi etkinleştirmeniz ya da bir başka değiş ile onaylamanız gerekir. Bu, Avrupa’daki bir tren istasyonunda veya kasada Eurail.com etkinleştirme servisimizi kullanarak çevrimici olarak yapılabilir. Aktivasyon, veriliş tarihinden itibaren 11 ay içerisinde gereklidir. Burada 11 ay dendiğinde takvim aylarına atıfta bulunulduğunu unutmamak gerekmektedir. Bu, örneğin, 31 Mayıs’ta satın alınan bir EUrail biletinin etkinleştirilebileceği son günün 30 Nisan olduğunu göstermektedir.
EUrail bileti kimlik belgesi ile verilir ve başka bir kişi tarafından kullanılamaz. İsminiz, ikamet ettiğiniz ülke ve pasaport numaranız bu bilet üzerinde doldurulmalıdır. Bu nedenle trenle Avrupa turu sırasında kimliğinizi yanınızdan ayırmayın.
EUrail Bileti ile Seyahat Günü Ne Kadardır?
Bir seyahat günü gece yarısından gece yarısına kadar 24 saat sürer. Her seyahat gününde istediğiniz kadar trene binebilir ve Eurail Pass biletinizin geçerli olduğu her yere gidebilirsiniz. Seyahat etmek istediğiniz günleri seçmekte özgürsunuz. Trene binmeden önce seyahat tarihinizi Eurail Pass’ınıza girmeniz gerekmektedir. Bu şekilde trenle Avrupa turu süreciniz kolaylaşacaktır.
EUrail Biletinde Yolcu Kategorileri
Trenle Avrupa turu denince aklımıza uzun saçlar, salas tişörtler, küpeler, dövmeler ile genç insanlar geliyor. Ancak EUrail ile her yaştan insanın, yaşlıların, hatta ailelerin bile seyahat etmeleri mümkündür. Bu durum farklı EUrail bilet kategorileri ile gerçekleşmektedir. Bu kategoriler şu şekildedir;
Çocuk Kartı: 12 yasından küçük gezginler için. 4 ila 11 yaş arası çocuklar için, yetişkinlere özel, bilet başına en fazla iki çocuk olmak üzere tam ödeme yapan bir yetişkinle ücretsiz seyahat edebilirler.
Gençlik Kartı: 28 yasından küçük gezginler için uygundur.
Yetişkin Kartı: 27 yasin üzerindeki gezginler için uygundur.
Senior Kartı: 60 yaş üstü gezginler için uygundur.
EUrail Bileti Hangi Ülkelerde Geçerlidir?
Eurail Global Pass, 2019 itibariyle 31 katılımcı ülkede geçerlidir. Bu ülkeler şu şekildedir: Avusturya, Belçika, Bosna Hersek, Bulgaristan, Hırvatistan, Çek Cumhuriyeti, Danimarka, Finlandiya, Fransa, Almanya, Yunanistan, Macaristan, İrlanda, İtalya, Litvanya, Lüksemburg , Karadağ, Hollanda, Kuzey Makedonya, Norveç, Polonya, Portekiz, Romanya, Sırbistan, Slovakya, Slovenya, İspanya, İsveç, İsviçre, Türkiye ve İngiltere.
Trenle Avrupa turu esnasında kullanılabilecek spesifik biletler de bulunmaktadır. Bunlardan bir tanesi Öne Coutry Pass ya da Tek Ülke Bileti olarak adlandırılır. Bu biler ile BeNeLux ülkeleri yani Belçika, Hollanda ve Lüksemburg bölgesinde seyahat etmek mümkündür. Bu bilet aynı zamanda İskandinavya’yı keşfetmenizi de sağlar. Danimarka, Norveç, İsveç ve Finlandiya’da bu bilet geçerlidir.
Şu anda, Bosna, Almanya, Karadağ ve İsviçre için Eurail Country Pass yoktur. Umuyoruz ki yakında bu ülkeler arasında da bu uygulamanın başlamasıyla özel turlar yapılabilecek.
EUrail ile Bilet Rezerve Etmek Gerekir Mi?
Bazı ülkelerde belirli trenler için koltuk rezervasyonu zorunludur. Bu rezervasyonları yapmak için kurallar ve koşullar demiryolu şirketleri ve ülkeler arasında farklılık gösterir. Bu nedenle, seyahat etmeden önce hangi ülkede rezervasyon yaptırmanız gerekebileceğini bildiğinizden emin olmanızı tavsiye ederiz. Bu şekilde kötü sürprizlerle karşılaşmadan trenle Avrupa turu seyahatinize devam edebilirsiniz.
Avrupa’daki Tren Türleri
Gelelim Avrupa kıtasını bir uçtan diğer uca katetmenize yardımcı olacak tren türlerine… Trenle Avrupa turu seyahatiniz boyunca pek çok farklı trene binebilir, trenler hakkında çok şey öğrenebilirisiniz!
Yüksek Hızlı Trenler
Trenle Avrupa turu sırasında en çok tercih edilen tren türlerinden bir tanesi yüksek hızlı trenlerdir. Bu trenlerle yolculuğunuzu çok kısa sürede gerçekleştirebilirsiniz. Birçok yüksek hızlı trenin rezervasyonu ve ek olarak bir ücret gerektirebilir. Rezerve etmek istediğiniz rotaya bağlı olarak ödenecek rezervasyon ücreti de değişiklik gösterecektir. Bazı örnekler şu şekildedir;
Eurostar: Eurostar isimli tren Londra, Paris, Amsterdam ve Brüksel arasında seyahat etmenizi sağlar. Standart sınıfta her bir yol için yaklaşık 26.50 £ / 30 € tutarında bir “koltuk rezervasyon ücreti” ve istasyonlarda veya telefonla yapılan rezervasyonlar için 10 £ “servis ücreti” ödemesini gerektirir.
Thalys: Paris – Brüksel, Amsterdam ve Köln arasında seyahat etmenizi sağlayan Thalys isimli trende iki farklı sınıf bulunmaktadır. 2. sınıf kategorisi yaklaşık olarak 15 ila 25 €, 1. sınıf kategorisi ise 25 ila 35 € arasındadır.
TGV: TVG isimli yüksek hızlı tren trenle Avrupa turu sırasındaki domestik yani ülke içi hatları kastetmektedir. Bu trende 1. veya 2. sınıf biletler yaklaşık olarak 10 € ile 20 € arasında değişiklik göstermektedir.
ICE: Almanya ve Avusturya’da, hemen hemen tüm hızlı InterCity ve İnterCityExpress trenlerinin, ek biletler veya her türlü ek ücretler için kuyruğa girme sıkıntısı çekmeden alınabilmektedir. Almanya’daki ICE trenleri rezervasyon gerektirmez, ancak isteğe bağlı olarak 4,50 € karşılığında rezerve edilebilir.
SJ: Bu yüksek hızlı tren İsveç ve Kopenhag arasında işlemektedir. Rezervasyon ücreti 2. sınıf için yaklaşık olarak 7 € ve birinci sınıf için yaklaşık olarak 17 € olarak belirlenmiştir.
AVE: AVE isimli tren İspanya’da seyahatinizde kullanabileceğiniz bir yüksek hızlı trendir. 2. sınıf için yaklaşık olarak € 10, ve 1. sınıf için rezervasyon ücreti yaklaşık olarak € 23.50 şeklinde belirlenmiştir. İspanya’daki diğer birçok uzak mesafeli trenlerde 2. sınıf kategorisindeki biletlerin rezervasyon ücretine yaklaşık olarak 6.50 € rezervasyon ücretleri ödenir. Bu trenler arasında Arco, Euromed, Alvia, Alaris ve Altaria gibi trenle Avrupa turu sırasında kullanabileceğiniz büyüleyici rotalar yer almaktadır.
Gecelik Trenler
Yüksek hızlı trenlerin yanı sıra, Avrupa’daki birçok gece treni, yatak takımı veya uyku aracı gibi uykuda konaklama için size imkan sağlamaktadır. Bu trenler ekstra ücret karşılığında rezervasyon gerektirmektedir ve bazıları uyumayan araçlara sahip olmayabilir. Bu nedenle konforunuzu arttıracak eşyaları yanınızda taşımayızı öneririz.
Popüler Tren Rotaları
Trenle Avrupa turu ile ilgili teknik bilgileri verdikten sonra gelelim popüler olan tren rotalarına! Trenle Avrupa turu seyahatinizin ister başlangıç noktasında isterseniz de ortasında bir konumda bu rotaları değerlendirerek büyüleyici manzaralarla karşılaşmayı garantileyebilirsiniz.
Bir tatil planlamaya başlamak için şimdiki zaman gibi bir zaman yok! Hepimiz için göz açıp kapayıncaya kadar geçen yaz tatillerinde neden zamanınızı en iyi şekilde değerlendirmenin en iyi yollarını düşünmeye şimdiden başlamıyorsunuz? Trenle Avrupa turu size hayal ettiğiniz tatili yaşatabilir.
Şimdi sizler için detaylı bir şekilde oluşturduğumuz Avrupa rotalarına geçelim…
Öğrenciler için İdeal Trenle Avrupa Turu Rotası
İlk rotamız trenle Avrupa turu yapmak isteyen öğrencilere gelsin. Evet, anlıyoruz, siz öğrencilersiniz ve çoğunlukla paranız yok. Ancak seyahat ettiğinizde banka hesabınızı boşaltmak zorunda da değilsiniz! Türkiye gibi Avrupa’ya yakın bir konumdaki bir ülkede öğrenci olmak ve TCDD’nin de yardımını almak sayesinde trenle Avrupa turu kolayca planlayabilirsiniz. Avrupa’ya giden yol, hevesle ayak izlerini bekliyor.
Avrupa’nın en büyük başkentlerinde bulunan ancak henüz her zaman ortak güzergahlarda bulunmayan daha az popüler destinasyonlarını görmemiş öğrenciler için mükemmeldir.
Kıtayı keşfetmek için iki ayınız var, ama zaten büyük isimlerdeydiniz. Paris’e aşık oldunuz, Barselona’da Gaudí’yi gördünüz ve Roma’ya giden bütün yolları takip ettiniz. Ve harika bir deneyim olsa da, kendinize şunu düşünürsünüz: “yelkenlerimi daha fazla kullanmanın ve yeni bir şey görmenin zamanı geldi”.
Bu güzergah 10 ülkede 10 şehri kapsamaktadır.
- Gent, Belçika > Rotterdam, Hollanda > Leipzig, Almanya > Varşova, Polonya > Budapeşte, Macaristan > Belgrad, Sırbistan > Saraybosna, Bosna Hersek > Zagreb, Hırvatistan > Bolonya, İtalya > Lyon, Fransa
Başlangıç noktamız bir Orta Çağ kenti olan ancak aynı zamanda üniversitesinin sağladığı geç nüfus ve liman kentinin getirdiği canlılıkla sürekli hareketli olan Gent. Pitoresk Belçika’nın Gent kentinde yolculuğunuza başlarken, Avrupa’nın en büyük liman kenti Rotterdam’a gitmeden önce her Temmuz ayında sanat ve müzik alanındaki başarılarını kutlayan muhteşem Gentse Feesten Festivali’ne uğramayı unutmayın. Avrupa’nın en büyük limanı olan Rotterdam’da keşfedilmeyi bekleyen pek çok şey var.
Büyük kardeşi Amsterdam kadar sunduğu gece hayatıyla ünlü olmasa da, Rotterdam’ın yeraltı kulübü sahnesi ve fütüristik bir tasarıma sahip bir silüetin altına gizlenmiş eski canlı müzik mekanları ile ünlüdür ve kesinlikle kaçırılamaz.
Daha sonra, bir trene atlayın ve başkent Berlin’den daha iyi olduğunu iddia edilen Almanya’nın yeni kültürel etkin noktası Leipzig’e gidin gidin. Gelişen yaratıcı sahnesi ile yakın zamanda başkentin pabucunu dama atacak olan ve “Yeni Berlin” olarak adlandırılan Leipzig, Almanya’nın en havalı şehirlerinden biri haline geldi. Şehir hipsterlar ve turistler tarafından istila edilmeden önce şehre girebilecek kadar şanslı olanlar için, eski bir dünya olan Colditz Kalesi’ni ziyaret etmeyi unutmayın. Şimdi kısmen pansiyon, kısmen Rönesans kalıntısı olan Savaş II hapishanesi; veya şu anda 120’den fazla sanatçı stüdyosuna ev sahipliği yapan eski bir pamuk fabrikası olan inanılmaz Baumwollspinnerei da listenizde olmalı…
Bir sonraki istasyonda, Almanya’ya “auf Wiedersehen” deme ve Polonya’nın başkenti Varşova’ya “cześć” deme zamanı. Buradayken ziyaret etmeniz gereken bir müzeyi rotanıza eklemek isteriz. Kentin heyecan verici tarihi, halkının büyüleyici ruhu ve 2. Dünya Savaşı sırasındaki yakın çekimden ilham verici iyileşme hakkında bilgi edinmek için Varşova İsyan Müzesi’ni ziyaret etmelisiniz.
Yolculuğun yarısı bitti bile. Sırada Macaristan’ın başkenti Budapeşte var. Trenle Avrupa turu yapmış olanlar bilirler. Burası Avrupa içerisinde gizli kalmış bir mücevher gibidir. Büyük Tuna Nehri tarafından engebeli Buda semtine ve Peşt’in pürüzsüz ovalarına bölünen güzel şehir sizi kendine hayran bırakacak. Gezginler tarafından en çok dikkat çeken yer olan Buda Kalesi keşfedilmeyi bekleyen birçok hazineye sahiptir. Terk edilmiş binalarda sahipsiz barlar ile “bu kadar da olamaz” dedirten Bölge 7, ve ona tamamen zıt bir lüks sunan Széchenyi termal banyolarının şifalı suları görülmeye değer!
Bir sonraki durak, sıklıkla göz ardı edilen Sırbistan’ın başkenti. Belgrad ilk etapta size biraz sert ve kaba görülenilir. Ancak burası Avrupa’nın eğlence kültürünü yakından tanımak isteyenlerin favorisi. Teknodan akustik müziğe her zevke uygun bir melodi Belgrad’da bulunabilir.
Sırbistan’dan sonra Bosna-Hersek’in tarihi başkenti Saraybosna geliyor. Şehri ziyaret etmek için yazdan daha iyi bir zaman olamaz. Büyük Savaşı başlatan olay olan Arşidük Franz Ferdinand suikastının yapıldığı bölgeyi görmek için Latin Köprüsü’ne uğramayı unutmayın.
Trenle Avrupa turu için öğrencilere önerdiğimiz rotanın sondan bir önceki durağı olan, İtalyan şehri Bologna’ya gitme zamanı geldi.
Bolonya’nın İtalya’nın gastronomik başkenti olduğu söylenebilir ve ağız sulandıran Bolonez sosunun adasıdır aynı zamanda. Pazardaki canlı yiyecek tezgahlarında yerliler ile tanışmak ve yöresel spesiyaliteleri olan küçük bir restoranda akşam yemeği yemek gezinin en lezzetli noktası olacaktır. Şehrin öğrencilerle olan yakınlığı nefis yemekler ile bitmiyor; Bologna Üniversitesi, bu canlı destinasyonun taç mücevheridir. 1088 yılına dayanan, sürekli çalışan ve ziyaret etmeye değer olan en eski üniversitedir. Trenle Avrupa turu sırasında bu okulu da keşfedebilirsiniz.
Sonunda bu rotanın son durağı olan ve UNESCO Dünya Mirası listesinde yer alan Lyon’a yola çıkmanın zamanı geldi. Uzun bir mutfak sanatları geleneğine sahip olan Fransız şehri, ülkenin gastronomik başkenti olarak kabul edilir. Burada özellikle sosis ve ördek böreğinin tadına bakılmalıdır. Antik Roma mimarisini keşfetmek için Fourviere Tiyatrolarını ziyaret edebilir ya da şehrin en güzel panoramik manzarasını görmek için Fourvière Tepesi’ne çıkabilirsiniz.
Avrupa’ya İlk Merhaba: Yeni Başlayanlar için Trenle Avrupa Turu
İlk kez Avrupa’ya açılan ve bu ilk seyahat ile birbirinden güzel yerleri keşfetmek isteyenler için ikinci rotamızı öneriyoruz.
Bu rotada 10 şehir ve yedi ülke bulunmaktadır.
- Milan, İtalya> Venedik, İtalya> Münih, Almanya> Viyana, Avusturya> Budapeşte, Macaristan> Prag, Çek Cumhuriyeti> Berlin, Almanya> Amsterdam, Hollanda> Paris, Fransa> Nice, Fransa
Paris’teki Eyfel Kulesi’nden Berlin’deki Duvar’a, Venedik Gondolları veya Amsterdam kanallarına kadar, bu yolculukta her an fotoğraf makinenizi çıkarmak istemenize neden olacak! Şarjli ve hazır olduğunuzdan emin olun.
İtalya’nın moda başkenti Milan’dan başlıyoruz gezimize. Burası en iyi tekstil ürünlerini keşfe çıkmak için ideal bir yer. Milao’da Hollywood da ayağınıza geldi! George Clooney’nin muhteşem Como Golü’ndeki evine günlük gezi yapmak da Milano’da mümkün. İtalya’nın moda basketi sizi baştan yaratacak.
Sırada İtalya’nın bir diler hazinesi olan ve trenle Avrupa turu yapmak isteyenlerin her birinin gitmek istediği yerlerden biri olan Venedik var. Bize güvenin, bu küçük güzellikten etkilenmemek imkansız. Ünlü Venedik tüccarı Marco Polo’nun evini görmek için Büyük Kanal’a doğru bir gondol gezisi yapabilirsiniz. Bugün çapkın kişiler için kullanılan Casanova’nın isminin nereden geldiğini Palazzo Ducale’de öğrenebilirsiniz. Birkaç gününüz varsa, parlak renklerle boyanmış renkli evleri ve inanılmaz dantel müzesini görmek için Burano Adası’na bir günlük gezi için bir vapura atlayabilirsiniz. İtalya’da keşfedilecek çok şey var.
Yönümüzü sıcak İtalya’dan serin Bavyera’ya çeviriyoruz ve Almanya’nın görkemli kentlerinden Münih’e gidiyoruz. Oktoberfest anavatanı olan Münih’te ilk gezi noktanız, Englischer Garten Bahçesi olmalı. Sonrasında Hofbräuhaus’da yöresel biraların lezzetini tadabılırsınız. Almanya’nın Bavyera’sı aynı zamanda yemek konusunda da sizi tatmin edecek. Münchner Weisswurst, Brezn prezel, tatlı hardal ve Weissbier’den oluşan menü bu durağın hiç şüphesiz favorisi.
Mozart ve Beethoven’in ayak izlerini takip ederek ve eğlencenin hiç bitmediği Viyana’ya geçebilirsiniz. Burası tarihin sokaklarda bizzat şahit olunabildiği bir yer ve trenle Avrupa turu yapanların favori noktalarından bir tanesi. Schönbrunn Sarayı, geniş bahçeleri, heykelleri ve yıkık dekoru ile görülmeye değer. Ardından Viyana Devlet Operası’nda sofistike bir akşam geçirebilirsiniz.
Bir sonraki istasyonda iki saat uzaklıkta ve Macaristan’ın başkenti Budapeşte’desiniz. Geceleri güzel Buda şatosuna göz atabilir ve ışıklandırılmış Zincir Köprü’den geçerek şehir pazarında uğrayabilirsiniz. Trenle Avrupa turu sırasında fazla hediyelik eşya alışverişi yapmadan daha hafif sebata etmek istiyor olabilirsiniz ancak burası kesinlikle bir hatıra almak konusunda sizi cezbedecek.
Ardından Çek Cumhuriyeti’nin mimarı harikalar diyarı olan başkenti Prag var sırada. Ortaçağdan kalma Arnavut kaldırımlı sokaklarından çatı katlarındaki gizli restoranlarına kadar Prag büyüsü sizi cezbedecek. Eski Kent Meydanı’ndaki gizli geçitleri keşfederken, astronomik saatine göz atma imkanını kaçırmayın.
Listedeki yeni durak tüm zamanların favorisi olan Berlin. Burası, trenle Avrupa turu yapmak isteyenleri muhteşem maceraya davet ediyor. Tarihi yerler ile dolu bir kenti olan Berlin, hareketli gece hayatı ve ilginç barları ile, Almanya’nın dinamik ve sürekli değişen dokusunu sizlere gösteriyor. Ünlü Berlin Duvarı Anıtı’nın yürek burkan hikayeleri, Doğu Yakası Galerisini’ndeki rengarenk graffitiler, kentin sanat dolu 180’in üzerinde galerisi ve ucuza yemek yeme imkanı ile trenle Avrupa turu yapanların favori destinasyonlarından birisi Berlin!
Berlin sonrası trenle Avrupa turu yapmak isteyenlere sıradaki önerimiz Amsterdam. Şehri bisiklet ile yerel insanlar gibi keşfedebilirsiniz, Rijksmuseum ile Van Gogh Müzesi’nin galerilerinde kaybolabilirsiniz. Duygusal bir deneyim için, ünlü Anne Frank Müzesi, kentten sonraki durağa gitmeden önce bir zorunluluktur.
Audrey Hepburn “Paris her zaman iyi bir fikirdir” der! Aşk şehrini, bir insan ne kadar çok ziyaret ederse etsin hayal kırıklığına uğraması mümkün değil. Peki, Paris’e gitmişken ne yapmak gerek? Moulin Rouge’da bir kabare performansı yakalamak, Louvre’da Mona Lisa’ya göz atmak, Eyfel Kulesi’ne tırmanmak ve Seine Nehri boyunca yürüyüş yapmak akla ilk gelen önerilerden!
Son olarak, bu ikonik güzergahı sona erdirmek için seyahatinizi Güney’deki Nice kentindeki Fransız Rivierası’nda bitirin. Kafeler, palmiye ağaçları, çakıl taşlı plajlar ve emekli İngilizler ile kaplı Promenade des Anglais’te güneşlenmek; bu uzun tur sonrası harika bir dinlence olacaktır.
Zaman Yolculuğu Yolu: Trenle Avrupa Turu ile Tarihi Keşfedin
Dünyanın harikalarını ortaya çıkarmak isteyen tarih meraklıları ve kültür mantarları için mükemmel!İtalya’nın Pompeii’nin arkeolojik etkilerinden Yunanistan’ın Olympus Dağı’nın mitolojik harikalarına kadar bu tarihi Avrupa gezisinde, dünyanın harikalarını keşfetmek için zamanda geriye yolculuk yapın!
Bu rotada sekiz ülke ve 10 kent bulunuyor.
- Roma, İtalya > Napoli, İtalya > Brindisi, İtalya > Patras, Yunanistan > Corinth, Yunanistan > Atina, Yunanistan > Selanik, Yunanistan > Sofya, Bulgaristan > Istanbul, Türkiye
Yolculuğunuza Ebedi Şehir olarak adlandırılan Roma’dan başlayın! Burada en lezzetli gelato dondurmalarının tadını çıkartabilirsiniz. Pizza ve makarna seçenekleri zaten dünyaca ünlü! Trenle Avrupa turu sayesinde birbirinden farklı mutfakların en lezzetli ürünlerin tatma imkanı bulabilirsiniz,
Ebedi Şehir’deki yolculuğunuza Roma’daki en iyi gelato kepçesiyle başlayın ve günün ilk kişisi olacağınız Colosseum’u ziyaret ettiğinizden emin olun, “eğlenmiyor musunuz?” Sıradaki görkemli Pantheon’a bakmadan önce Roma Forumu’ndaki saray ve tapınak kalıntıları arasında dolaşmak.
Tabii ki, kentin önemli noktaları arasında pizzeria’lar ve dondurmacılardan çok daha fazlası bar. Colosseumm Mönümento Nazionale a Vittorio Emanuele İİ’nin panoramik manzarasının tadını çıkarmak, Roma Forumu’ndaki saray ve tapınak kalıntıları, Pantheon Piazza di Spagna’daki merdivenler gezilecek yerler arasında! İtalya’nın başkentine geri dönüşünüzü garantilemek için Trevi Çeşmesi’ne para atmayı unutmayın.
Trenle Avrupa turu içerisinde zaman yolculuğu yaptıran bu rotanın devamında Napoli var. Roma’dan Napoli şehrine giden bir trene binip yola devam edebilirsiniz. Bu güzel ve tarihi şehrin çarpıcı manzaralarını görmek için Vezuv Yanardağı’na tırmanın. Bugün hala aktif bir volkan olan ve MS 79’daki meşhur patlamasının ardından hala heybetli bir şekilde duran dağ mutlaka görülmesi gereken bir yer. Pompeii’nin kalıntıları ve mükemmel şekilde korunmuş antik duvar yazıları görülmeye değer!
Napoli’den sonra sıradaki durak Brindisi. Hannibal’ın M.Ö. 200 yıllarında Roma ordusunu yendiği Cannae yolunuzun üzerinde kalacak. Brindisi’ye seyahat ettikten sonra, Olympia kentini ziyaret etmek için Yunanistan’daki Patras’a giden bir yolu takip etmek gerekir. Agamemnon’un Mezarı’nı ve ünlü Aslan Kapısı’nı bulacağınız, yakındaki efsanevi Mycenae kalıntılarını keşfetmek için antik Corinth kentine de gidebilirsiniz.
Batı Medeniyeti’nin beşiği ve demokrasinin doğduğu yer olan Atina’ya trenle seyahat etek harika bir deneyim olacaktır. Trenle Avrupa turu sırasında Yunanistan’ın görkemli Parthenon tapınağına uğramamak olmaz. Akropolis’in üzerine inşa edilmiş olan bu muhteşem tapınak, sizi kendine hayran bırakacak. Atina’daki maceralarını bitirmeden önce, Areopagus tepesinden gün batımını izleyerek, kentin sunabileceği çok sayıda anıt ve müzeyi keşfederek, Tanrıça Athena’ya ve antik kentini keşfederek birkaç gün geçirmenizi öneririz!
Zamanda geriye yolculukta sıradaki durak Roma ve Bizans hazineleri koleksiyonu ile ünlü Yunanistan Selanik şehridir. Olympian Tanrıları’nın efsanevi evi hakkında bilgi sahibi olmak için, zengin tarihi ile ilgili bir sergiye ev sahipliği yapan şehrin simgesi olan Beyaz Kule’yi ziyaret edebilirsiniz.
Yunanistan’dan sonra Bulgaristan’ın başkenti Sofya’ya uzanabilirsiniz. Şehir, çok büyük olmadığı için yürüyerek keşfetmek mümkündür. En önemli ve en etkileyici binalar Alexander Nevski katedrali ve St. George kilisesidir. Sofya, çok sayıda güzel park bulabileceğiniz çok yeşil bir başkenttir. Merkezdeki en büyük ve muhtemelen en güzel olanı “Borisova gradına”dır. Burada biraz rahatlayabilirsiniz.
Ve işte son durak: İstanbul. Güzelliği dillere destan yedi tepeli şehir size sıcak bir “hoşgeldiniz” diyecek. Buradan TCDD trenleri ile istediğiniz güzergaha devam edebilir, trenle Avrupa turu olarak başlayan bu gezi yolculuğunu mutlu bir şekilde sonlandırabilirsiniz.
Trenle Avrupa turu için merak ettiğiniz herşeyi yazımızda paylaştık! EUrail biletleri nasıl alınır, seyahat süresi ne kadar, tren türleri ve size fikir olabilecek en güzel tren rotaları… Artık size kalan keyifli bir tren seyahati ile Avrupa’nın tadını çıkarmak! 😊