Stalk, stalker, stalklamak…
Bu kavramları özellikle son yıllarda çok daha sık duyar olduk. Stalklamak eyleminin sadece internet üzerinden yapılan bir eylem olduğunu sandığımız için olabilir mi? Yani sosyal medyanın büyük bir hızla hayatlarımıza girmesiyle birlikte stalk da sık kullandığımız bir kavram oluverdi. Ancak stalk, hoşlanılan kişinin sosyal medya hesaplarını “çaktırmadan” izlemekten çok daha farklı bir şey. Diğer bir deyişle ne kadar masumane gözükse de son derece korkunç durumlara da sebebiyet veriyor stalklamak.
6. Stalk Hakkında Çarpıcı Bilgiler
1. Stalk Nedir?
Stalk ya da stalklamak, bir kişinin hoşlanmayacağı ve hatta kişide endişe ve korku uyandırabilecek bir biçimde gerçekleştirilen iletişim kurma çabası olarak nitelendirilebilir. Oxford Sözlüğü’nde bir kişiyi sessizce ve sinsice takip etmek olarak ifade edilen stalk eylemi, genelde mesaj, çağrı, e-mail aracılığıyla gerçekleştirilir. Sosyal medya platformları da stalklamak için “biçilmiş kaftanlardır.” Bununla birlikte karşıdaki kişiyi tehdit etmek ve korkutmak için bu kişinin adresine bir takım paketler ve hediyeler göndermek de stalk eylemine dahildir.
Gündelik hayatta stalklamayı, hoşlanılan kişinin sosyal medya hesaplarını takip etmek, hoşlanılan kişi hakkında internet üzerinde bilgi toplamak olarak görmeye eğilimli olsak bile stalk sanıldığı kadar masumane bir davranış değildir. İki kişi arasında bir tarafın rızası olmadan sürdürülmeye çalışılan direkt ya da dolaylı iletişim, bir taraf üzerinde korku ve endişe yaratıyorsa bu iletişim biçiminin adı stalk’tır ve stalk yalnızca internet üzerinden gerçekleştirilen bir eylem değildir.
*Kişiyi ondan habersiz biçimde restoranda, parkta, işyerine takip ediyorsanız,
*Kişinin rızası olmadan ona mektup, çiçek, hediye gönderiyorsanız,
*Kişinin arabasına, evine ya da işyerine notlar, mektuplar, hediyeler bırakıyorsanız,
*Kişinin çöp poşetlerini karıştırıyorsanız,
*Swarm gibi check-in özelliği bulunan platformlar aracılığıyla kişinin gittiği yerleri öğrenip buralara gizlice gidiyorsanız,
*Kişinin arkadaşlarından ve ailesinden bu kişi hakkında bilgi topluyorsanız,
*Kişi hakkında internette yanlış, karalayıcı ve müstehcen bilgiler giriyorsanız…
…bu kişiyi stalklıyor ve rahatsız ediyorsunuz demektir. Böylesine bir durumun hukuki sonuçları olabileceğini unutmayın.
2. Sanal Stalk
Cyberstalking olarak da bilinen sanal stalk, bir kişiyi takip etmek ve bu kişiyi rahatsız etmek için internetin kullanımına işaret eder. Kişiye istenmeyen mesajlar atmak, kişiye müstehcen fotoğraflar göndermek, bir kişi hakkında yanlış bilgilerle dolu web siteleri kurmak, kişinin e-mail adresini hacklemek sanal stalk’ın uzantılarıdır. Dijital teknolojinin gelişmesiyle internet ortamı stalklamak için uygun bir zemin hazırlamıştır. Bu nedenle stalk denince insanların aklına direkt olarak “internet araştırması” gelmektedir. Ancak sanal stalk, stalkerlığın bir parçasıdır. Kişiyi gündelik hayatta takip etmek de stalklamanın önemli bir bölümüdür.
3. Stalker Türleri
Stalklamak temelde benzer davranış örüntülerinden ibaret gibi gözükse de bir kişinin neden böyle bir şey yapmaya çalıştığı konusunda farklılıklar bulunur. Yani bir stalker’ın psikolojisini anlamak için farklı psikolojik tipolojilerden faydalanılabilir. Araştırmalar, bir kişinin bir zamanlar yakın olduğu bir insanın stalker olmaya daha yatkın olduğunu göstermektedir. Yani bir eski sevgilinin, stalker olma ihtimali daha yüksektir. Ancak yine de stalker’ları beş farklı kategori altında inceleyebiliriz.
Reddedilen Stalker
Biten bir aşk ilişkisini hazmedemeyen kişi zamanla stalklamaya başlayabilir. Ancak eski sevgilinin yanı sıra aile üyeleri ve yakın arkadaşlar da bu takibin nesnesi olabilirler. Reddedilen stalker’ın ana motivasyonu ya ilişkiyi kurtarmak, eski mutlu günlere geri dönmek ya da bir anlamda intikam almaktır. Reddedilen stalker fiziksel çoğunlukla şiddet uygulamaz; ancak belli bir miktar hayal kırıklığı ya da öfkesi vardır. Bir zamanlar aralarında yakınlık bulunan kişiyle tekrar barışmak ya da bu kişinin canını sıkarak kendi özgüvenini tazelemek ve kendini iyi hissetmek için eylemlerde bulunur.
Dargın Stalker
Bir kişi kötü davranıldığı için, bir adaletsizliğe ya da alaya maruz kaldığı için de stalklayabilir. Stalklanan kişi, stalklayan kişinin tanıdığı da olabilir yabancı biri de olabilir. Ancak dargın stalker olarak adlandırabileceğimiz bu kişide birtakım zihinsel sorunlar bulunabilir. Yani kendisine söylenen bir sözü, kendi zihninde büyüte büyüte büyük bir mesele haline getirebilen bu kişide paranoya mevcut olabilir. Stalker’ın buradaki amacı büyük oranda kendisine yapılan haksızlığın öcünü almaktır. Keza stalker burada kendini kurban olarak görür. Yani kendi rahatsızlığı için karşıdaki kişiyi rahatsız eder, sinsice izler ve takip eder.
Yakınlık Arayan Stalker
Yalnızlık ve ilgi arayan bir kişi de stalk yapabilir. Stalker’ın yakın bir ilişki kurmak istediği kişi, stalker tarafından merceğe alınır. Burada da paranoya izleri görmek mümkündür. Stalker, karşısındaki kişiyle halihazırda ilişki içinde oldukları sanrısına kapılabilir, olmayan bir ilişkiyi sürdürdüğünü düşünebilir. Buradaki temel dürtü, duygusal bir ilişki kurmak ve bu ilişkiyi sevgililik boyutuna taşımaktır.
Aşk Macerası Arayan Stalker
Burada da temel faktör yalnızlığın dindirilmesi ve şehvettir. Aşk macerası arayan kişi, adından da anlaşılacağı üzere macera arar. Kısa sürer birliktelik ve seks temel amaçtır. Sosyal hayatta medeni cesaretsizlikten ötürü muhatabına duygularını açıkça ifade edemeyen ve aşk macerası arayan stalker, cinsel isteklerini dizginleyemediği zamanlarda daha çok stalklar. İnternet üzerinden kişinin fotoğraflarını aramaya çalışır. Bu fotoğraflara cinsel anlamlar yükler. Temel dürtünün, seks arayışı olduğunu tekrar belirtmekte yarar vardır.
Saldırgan Stalker
Saldırgan stalker, cinsel arzularının esiri olan ve kontrolünü kaybeden kişidir. Genelde erkek olan saldırgan stalker, arzuladığı kadını elde etmek için her türlü yöntemi dener. Ya cinsel birlikteliktir amaç ya da stalkladığı kişinin çıplak görüntülerini elde ederek şantaj ve tehdit etmektir. Bu anlamda stalklamak, bir iktidar aracı haline dönüşür. Yani stalker güç ve iktidara taptığı için karşısındaki kişiyi korkutmak, sindirmek ve kendi emellerine alet etmek için eylemde bulunur.
Yani anlaşılacağı üzere stalker’lık da çeşit çeşittir. Masum, duygularını ifade etmeye çekinen utangaç aşık tipolojisinden öte stalker’lığın karanlık bir yüzü de bulunmaktadır.
4. Stalk ve Akıl Hastalığı
Stalker’ların çoğu ruhsal hastalıklara sahip değildir, ancak yine pek çoğunun psikolojik sorunları bulunmaktadır. ABD ve Avustralya’da stalker’lar üzerine yapılan çalışmalarda, stalklama alışkanlığı olan sabıkalı kişilerin şizofreni, kişilik bozukluğu, depresyon, uyuşturucu kullanımı gibi sorunları olduğu tespit edilmiştir.
Stalklamak, bir psikolojik sorun değildir. Stalklamak bir davranış biçimidir. Psikolojik sorunlar, stalk eylemi üzerinde rol oynasa bile, kişinin çevresine ve bulunduğu konuma bağlı olarak değişkenlik gösterir.
Yakınlık arayan ve dargın stalker’larda psikoz daha ağır basarken reddedilen ve saldırgan stalker’larda kişilik bozukluğu ve depresyon daha yaygındır. Saldırgan stalker’larda seksüel davranış bozukları (parafili) sık gözlemlenir ve stalker’ın saldırgan bir tutum sergilemesine neden olan da budur. Stalker’lığın geneline baktığımızda ruhsal sorunların mevcut olduğunu ve bu ruhsal sorunların stalklamayı tetiklediğini görürüz. Yani tam bir kısır döngü vardır. Ruhsal sağlığın düzelmesi, stalk eyleminde azalma meydana getirebilmektedir.
Ruhsal sağlığı yerinde olan stalker’lara gelince, bu kişiler stalklamaktan keyif alan kişilerdir. Karşılarındaki kişiyle direkt iletişim kurma konusunda medeni cesaret gösteremedikleri için gizlice bu kişi hakkında bilgi toplama yolunu seçerler.
5. Stalk’tan Korunma Yolları
Stalk eyleminin sosyal medya üzerinde daha yaygın olduğunu düşünürsek stalklanmaktan korunmanın bazı yöntemleri bulunuyor.
*Facebook’ta arkadaşlık isteği gönderilmesi özelliğini kapatın. Size arkadaşlık isteği gönderen stalker, yakın bir arkadaşınızın bilgilerini kullanarak profilinize ve fotoğraflarınıza erişim sağlayabilir.
*Twitter, Instagram gibi sitelerde korumalı profil kullanın. Arkadaşlık isteği gönderen kişilerin profillerini inceleyin ve tanımadığını kişilerin isteklerini kabul etmeyin.
*Swarm, Foursquare gibi sitelerde check-in yapmayın. Herhangi bir mekanda olduğunuzu bildiren check-in özelliğini kullanmazsanız bir şey kaybetmezsiniz. Haber vermek istediğiniz arkadaşlarınıza Whatsapp üzerinden’de yerinizi bildirebilirsiniz.
*Üye olduğunuz web sitelerinin gizlilik sözleşmelerini dikkatle okuyun. Çok güvenilir bir site olmadığı sürece sahte bir isim-soyisimle üye olmanızda bir sakınca yoktur.
*Tüm sosyal medya hesaplarınıza aynı takma adı kullanırsanız stalker’ın işini kolaylaştırır ve sizin hakkınızda daha detaylı bilgi sahibi olmasını sağlarsınız. Bu nedenle forumlara, sitelere, sözlüklere üye olurken farklı takma adları kullanmanız yararınıza olur.
*İndirdiğiniz uygulamaların telefonunuzda ne tür bilgilere erişim sağlayacağını kontrole edin. Google Play ve Apple Store harici başka yerlerden uygulama indirmeyin.
*En önemlisi, daha sonra pişmanlık duyacağınız fotoğraflarınızı internete yüklemeyin. Zira internete yüklenen bir fotoğraf, teorik olarak sonsuza dek saklanır. Bu nedenle internet ortamında bilinçli hareket etmek, stalker’lardan korunmanın en güvenli yoludur.
6. Stalk Hakkında Çarpıcı Bilgiler
Kadın ve Erkek Yargıçların Stalk Algısı Farklı.
Mahkemeye taşınan stalk vakalarının %74’ünde davacı taraf kadınlar oluyor. Bu nedenle kadın yargıçların stalk’a bakışı erkek yargıçlardan daha ağır oluyor. ABD’de yapılan bir deney durumu daha net gözler önüne seriyor. Kadın ve erkek yargıçlara, farazi bir stalk davası sunuluyor.
İlk senaryoda erkek olan stalker, bir kadını 5 kez stalklıyor. (ABD’de stalk’ın mahkemeye taşınması için en az iki kez gerçekleştirilmesi gerekiyor). Kadın ve erkek yargıçlar bu davada hemen hemen aynı yargıya varıyorlar. %38 ve %40 oranında stalker suçlu.
İkinci senaryoda ise durum daha farklı. Bu sefer stalker’ın kadını 5 değil, 30 kez rahatsız ettiği söyleniyor yargıçlara. Erkek yargıçların %37’si stalker’ı suçlu bulurken, kadın yargıçların %75’i stalker’ı suçlu buluyor.
Kadın yargıçlar hükümlerinde “endişe ve korku” vurgusu yaparken erkek yargıçlar “aşk”, “zarar verilmemesi”, “şiddet uygulanmaması” gibi durumlara dikkat çekiyor.
Yani kadın yargıçlar, davacı kadınla daha çok empati kurdukları için bu kişinin lehine karar veriyor.
Birçok Stalker Yanlış Bir Şey Yapmadığını Düşünüyor.
Özellikle saldırgan stalker’ların berbat şeyler yapabildiklerinden bahsetmiştik. Ancak pek çok stalker, yanlış bir şey yapmadıklarını düşünüyor. Sürekli birinin hayatını takip etmeyi romantik ve sevgi göstergesi bir hareket olarak ileri sürüyorlar. Hatta bazıları stalkladıkları kişilerin hayatını kurtardıklarını öne sürüyor. Örneğin eşinden ayrılan bir adam, çocuklarını merak ettiği için eski eşini sürekli stalkladığını söyleyebiliyor.
Hatta Richard Brittain adlı bir stalker, blogunda stalklamasının altında yatan gerekçeleri açıklıyor ve kendisini aşk kurbanı olarak tanımlıyor. Karşılıklı aşkın modern toplumda bu kadar övgülere mazhar olmasına karşın tek tarafı aşkın bu kadar kötü bir şey olarak görülmesinin anlaşılmaz bir şey olduğunu söylüyor Brittain.
Öyle ki takıntıları, onu The World Rose adında bir fantastik roman yazmaya kadar götürmüş. Ancak daha sonra psikolojik destek alan Brittain, stalklama eylemini artık yanlış ve hezeyan olarak tanımlıyor.
Stalk Meselesi Yanlış Anlatılıyor.
Filmler ve diziler, stalk meselesini komik ve romantik bir şeymiş gibi gösteriyorlar büyük çoğunlukla. Yani bir kadını adım adım sürekli takip eden bir erkek, pek çok romantik komedi filminde “şapşal aşık” olarak tasvir ediliyor. Ancak bu kadar takıntı haline gelen bir davranışın gerçek hayattaki yansımaları sinema filmlerinde olduğu gibi olmuyor.
Stalk, özellikle filmlerde ve dizilerde bir tür macera ya da uğraş gibi tasvir ediliyor. Yani kişi (kadın ya da erkek) herhangi bir iletişim ihtimaline kapalı olduğunu belirtmesine rağmen, stalker ısrarla bu kişiyi takip ediyor. Ayrıca biraz daha şiddet dozajı yüksek filmlerde, stalker takip ettiği kişiyi öldürebiliyor. Bu oran filmlerde %75 oranındayken gerçek hayatta bir stalk eyleminin ölümle sonuçlanma oranı %1’den bile az.
Genç izleyicilerin, filmlerden kolayca etkilenebildikleri bir gerçek. Sonuç olarak stalk eylemi medyada, filmlerde, dizilerde normal bir şeymiş gibi gösterildiği sürece stalklamanın karanlık yüzüne dair bilinçlenmek de o kadar zor olacaktır. (Bu arada Rus yönetmen Andrey Tarkovski’nin muhteşem filmi Stalker’ın bu meseleyle alakalı olmadığını belirtelim.)
Sanal Stalk, Daha “Verimli” Bir Yöntem.
Sosyal medyanın hayatımızın önemli bir parçası haline gelmesiyle özel hayat, mahremiyet gibi şeyler de gittikçe “lüks” haline geliyor. Sanal ortamda stalk yapan kişiler de bu durumdan istifade ederek takip ettikleri kişi hakkında internet üzerinden bilgi toplayabiliyorlar.
Facebook’ta fotoğrafları, Swarm check-in’leri, Twitter’da paylaşılan linkler, blog yazıları, Instagram’da beğenilen gönderiler, Whatsapp son görülme tarihi gibi şeyler stalker’ların yararlandıkları şeyler.
Örneğin ABD’de Anna adındaki bir kadına, stalker “musallat” oluyor. Kadına her gün en az 10 e-mail gönderen adam, kadının bu durumdan rahatsızlık duyduğunu belirtmesi üzerine Myspace üzerinden Anna ile ilgili iftira dolu yazılar yazıyor. Bu nedenle kadının evliliği kötüleşiyor, sosyal ilişkileri bozuluyor ve kendisi de psikolojik sorunlar yaşıyor. Saldırgan bir stalker tam olarak böyle şeylere yol açıyor işte.
Bu bağlamda insanların internette paylaştıkları gönderilere özen göstermeleri son derece önemli. Gerçi stalker’lar aileden veya arkadaş çevresinden biri gibi bir profil açarak da kişi hakkında bilgi toplayabilirler. Ancak ne olursa olsun, dikkatli olmakta ve özel bilgi ve verileri “Herkese Açık” yapmaktan kaçınmakta fayda var.
Facebook Oldukça Revaçta.
ABD’de faaliyet gösteren bir vakıf olan National Center for Victims of Crime’ın, Facebook üzerinde yaptığı araştırma çarpıcı bilgiler sunuyor.
*Facebook profillerinin %63’ü herkese açık.
*İnsanların %83’ü eski sevgililerinin Facebook hesabını düzenli olarak kontrol ediyor.
*Sosyal medyada stalklamaların %16’sı Facebook üzerinde gerçekleşiyor.
*Facebook üzerindeki stalker’ların %85’inin bir tür ruhsal sorunu bulunuyor.
*Stalk vakalarının %83’ünde herhangi bir hukuki işlem yapılmıyor.
*ABD’de 6 kadından biri ve 19 erkekten 1’i hayatları boyunca en az bir kez stalk’a maruz kalıyor.
*Stalklanan kişilerin %74’ü 18-39 yaşları arasında.
7. Stalk Capsleri
Sonuç olarak stalklamanın hiç de iyi bir şey olmadığını söyleyebiliriz. Ancak hoşlanılan kişinin ne yaptığını merak etme bazlı bir yaklaşımın karanlık hiçbir yönü olamaz. Tüm mesele karşıdaki kişinin haklarına, özgürlüğüne ve mahremiyetine saygı duymak. Saygısızlığın başladığı yerde stalk’ın da karanlık yüzü kendini gösterir. Bu da hiç kimse için iyi neticeler doğurmaz.
Bu nedenle son olarak stalk kavramını tiye alan, masumane ve eğlenceli diyebileceğimiz bazı stalk capsleri paylaşıyoruz.
Mark Zuckerberg’i anmadan olmazdı
Gerçekten masumum;)
Bu gözler ne stalkerlar gördü!
Kibar stalker
Stalklamak ciddi bir iştir
Stalk bağımlılığınızdan kurtulun!
5 Comments
Leave a Reply